Türkiye-İran-Azerbaycan üçlü Dışişleri Bakanları toplantısı Dolmabahçe Çalışma Ofisinde gerçekleşti. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ev sahipliğindeki toplantıya Azerbaycan Dışişleri Bakanı Elmar Mammadyarov ve İran Dışişleri Bakanı Cevad Zarif katıldı. Toplantının ardından düzenlenen ortak basın toplantısı sonrası soruları yanıtlayan Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, “İstanbul’da düzenlenen dörtlü zirvede sayın Rusya Devlet Başkanı Putin bölge ağır silahlardan arındırılmazsa, radikal gruplar temizlenmezse ve Rus askerine yönelik herhangi bir saldırı olursa müdahalede bulunacağız imasında bulundu. Dolayısıyla bizim açımızdan orada Türk askerinin bulunması büyük bir risk taşıyor mu sizce? Böyle bir müdahale durumunda Soçi süreci sekteye uğrar mı?” sorusuna yanıt verdi.
Soçi mutabakatının bu amaçla imzalandığını vurgulayan Çavuşoğlu, "Bu sürece tabi her zaman en çok katkı sağlayan destek veren ülkelerin başında da İran gelmektedir. Zaten bu süreci birlikte yürütüyoruz. Yani bizim tüm mutabakatlarımızda ve dekrelasyonlarımızda bir taraftan Suriye’de ateşkesin sürdürülebilir olması için diğer taraftan da Suriye’nin sınır ve topak bütünlüğü için de siyasi bir çözüm için güçlü mesajlarımızı görürsünüz. Diğer taraftan da terörle ve terörün her türlüsüyle mücadeleye devam, özeti budur. O yüzden biz Suriye’de siyasi süreç için çaba sarf ederken, PKK-YPG, DEAŞ’ı hepsi tüm terör örgütleriyle mücadele konusunda da kararlıyız zaten bu zamana kadar da önemli adımlar attık. İdlib bölgesi için söyleyecek olursanız, Rus ortaklarımızla defalarca memorandum imzalandıktan sonra atılan adımlardan çok memnun olduklarını, söylediklerini ve dile getirdiklerini duymuşsunuzdur” dedi.
“TERÖRİST VE RADİKAL GRUPLARA HERKESTEN ÖNCE BİZ MÜDAHALE EDERİZ”
İdlib’te herhangi bir sorun olmadığını söyleyen Çavuşoğlu, "Ağır silahların çekilmesi ve yine radikal grupların çekilmesi, yarın bu radikal gruplarla beraber terör örgütleriyle birlikte ne yapacağız bunları da konuşuyoruz. Ama şu anda bu memorandumun uygulanması konusunda bir sıkıntı yok. 2 tane yolu Halep’i Hama’ya ve Lazkiye’ye bağlayan yolların M-4 ve M-5 yollarının da açılması da yine yıl sonuna kadar gerçekleşecek. Şu anda her şey seyrinde giderken birden Türk askeri orada riske atıldı, birden sanki namlular çevrilmiş, uçaklar kalkmış gibi soru soruyorsunuz ama öyle bir felaket senaryosu yok, varsayımlar üzerine de konuşmayalım. Zaten terörist ve radikal gruplar aykırı bir tutum sergilerse herkesten önce biz müdahale ederiz” ifadelerini kullandı.
“ABD’NİN BU TAVRININ DÜNYA DÜZENİNE ETKİSİ BÜYÜK OLACAKTIR”
İran Dışişleri Bakanı Cevad Zarif ise, ABD’nin uyguladığı ambargoya ilişkin olarak, "ABD’nin ambargoları şu anda çok farklı baskılarla devam ediyor. Ancak bekledikleri sonucu alamadılar. Ambargoların devam etmesi için farklı ülkelere de baskı yapıyorlar. Bu nedenle amaçlarına ulaşamadıkları için gayelerini değiştirme yönüne gittiler. Uluslararası toplum bugün bir seçimle karşı karşıyadır. Bu seçimle İran ile veya nükleer müzakereler ilgili değildir. Gerçi İran çok önemli ve etkili bir ülkedir. Uluslararası toplumun seçimi İran’ın çok daha ötesindedir. Bir ülke diğer ülkeleri zorlayabilir mi? Sadece kendi menfaatlerine karşı değil, bütün uluslararası kurallara karşı BM’nin güvenlik konseyinin kararına karşı hareket edebilir mi? Bazı ülkeleri yasalar uyduğu için cezalandırabilir mi? Yani gelecekte dünya düzenine bunun çok büyük etkileri olacaktır ” dedi.
“TÜRKİYE VE DİĞER ÜLKELER, ABD’NİN BURADA BELİRLEYİCİ ROL OYNAMASINA İZİN VERMEYECEKLER”
ABD, Türkiye ilişkilerinin ambargolara rağmen devam edeceğini vurgulayan Çavuşoğlu, "Kendilerine de bir kez daha teşekkür ediyorum. Bizim komşularımızla ilişkilerimiz çok daha güçlüdür, derindir. Bu ambargolardan çok fazla etkilenmeyecektir. Tabi ki bazı özel sektörler, çalışma yöntemlerini tadil etmeye değiştirme yönüne gidecekler. Bu da kabul edilebilir ve taktir edilebilir bir davranıştır. Ancak bir yöntem bularak bunları çözeceğiz. Türkiye ve diğer ülkeler, başka bir ülkenin burada belirleyici rol oynamasına izin vermeyecekler” diye konuştu.
(Doğan Can Cesur/İHA)