“Bu saçmalığa son verin” yazımın ardından TFF saçmalığa devam edeceğini gösteren cezayı yapıştırdı Bursaspor’a.
Öncelikle şunu vurgulamalıyız.
Bursaspor taraftarı ceza vermek için bekleyenlerin ekmeğine yağ sürerek hata yaptı. Bu konuda özeleştirimizi yapalım. Bir kısım taraftar bu tavrını sürdürdükçe daha çok ceza alınır. Tribünler otokontrolü sağlayıp bu cezaları aldırmamalı.
Diğer yandan bu ihlallere, malum takımlara bu cezaların verilemeyeceğini biliyoruz.
Bizim açımızdan bu konudaki en önemli eleştiri konusu bu. Çifte standart iyice can sıkıyor artık.
Ayrıca hiç suçu olmayan çoğunluğun da ceza almış olması ayrı bir adaletsizlik.
Bu konuda yıllardır eleştiri yapıyoruz değişen bir şey yok. Kulüp de pasif kalıyor malum.
Daha fazla sinir olmaktansa kafayı dağıtalım bari diye düşünüyorum.
Bu TFF’yi yönetenleri ‘bu mantıkla ve bu yetkilerle’ farklı makamları yönetirken hayal ettim birden de ‘faydalı, enteresan ve eğlenceli’ olurdu aslında…
Mesela…
-Trafikteki magandalara, diğer sürücüler tarfından sevgi mesajları! iletiliyor diye yollar trafiğe kapatılırdı, trafik derdi, kaza sıkıntıları olmazdı.
-Küfür edip birbirine saldıran birkaç vekil yüzünden meclis kapanırdı. Ülke saldım çayıra mevlam kayıra giderdi. Daha fazla aksiyon olurdu. Daha büyük sürprizler yaşardık.
-Filmlerde küfür eden artistlere ve şov programlarında +18lik espriler yapan şovmenlere yasak gelirdi, bu sayede genç yeteneklerin önü açılırdı.
-Tv programlarında her türlü saçmalığı yapan spor yorumcuları yüzünden bu absürd spor programları yasaklanırdı, yozlaşmadan kurtulurduk.
-Öğrencisine şiddet uygulayan öğretmen için tüm okul kapanırdı. Öğrenciler bayram ederdi.
-Hijyen kurallarına uymayan bir lokanta yüzünden şehirdeki tüm lokantalar kapatılırdı, herkes evde yemek yerdi, samimiyet olurdu.
-Yine sokağa tükürenlere, çöp atanlar yüzünden sokağa çıkma yasağı ilan ederlerdi. Aileler bir araya gelir kaynaşırlardı.
-Sosyal medyadaki paylaşımlara kızıp, sosyal medyayı yasaklarlar, herkes birbirine eskisi gibi mektup yazar, posta kartı falan atardı.
-Sağlık çalışanlarına saldıranlar veya yanlış tedavi yapan doktorlar yüzünden hastaneler kapanırdı. Herkes kocakarı ilaçlarına yönelirdi. Ne randevu derdi olurdu, ne tahlil sırası.
-Rüşvet yiyen ne kadar amir, memur varsa kurumları toptan kapanırdı. Devlet dairesinde bizler sıra beklerken yanındakiyle muhabbet eden memurlara sinir olmazdık.
-Vatandaşı soymak için her türlü hinliği yapan bankalar toptan kapanırdı. Vatandaş da kredi almayla ve faizleriyle falan boğuşmazdı.
-Belki Türk Futbolundaki dönen dolapları görüp futbolu yasaklarlar diyeceğim; ama o dolapların başrolünde kendileri olduğundan bu hayal bile edilemez tabii.
Neyse diğerler yazdıklarımı halletseler de yeter de artar bile.
Gerçekten nasıl kimsenin aklına gelmedi bunlar bugüne kadar hayret!
İçimizdeki cevheri keşfedememişiz inanılır gibi değil.
Ülke olarak ne kadar sıkıntımız varsa TFF yönetimi ‘bu ceza anlayışıyla’ çözebilir.
Daha fazla geç kalmadan bu fırsatı değerlendirmeliyiz.