Türkiye’de birileri futbolun ruhunu öldürmek için elinden geleni yapıyor.
6222 Nam-ı diğer Sporda Şiddet Yasası’nın cezaları iki kat artırılmış. Yetmemiş kapsamı genişletilmiş. Kahvede maç izleyenler kavga etse bu yasa kapsamında cezayı yiyecekler. Ne yapacaklar kahvede maç izlemeyi mi yasaklayacaklar, mekânı mı kapatacaklar? Merak ediyorum! İyice abarttılar. Korkarım yakında evlere kadar uzayacak. Televizyon odalarımıza dinleme cihazı koymaya kalksalar şaşırmayacağız!
- Sokakta şiddet
- Kadına şiddet
- Okulda öğrenciye veya öğretmene şiddet
- Sağlıkta hastaya veya sağlık çalışanına şiddet
- İşyerinde şiddet
- Aile içi şiddet
- Mecliste şiddet
- Trafikte şiddet
- Hayvanlara şiddet
- Uyuşturucu ve alkol sonucu şiddet
- Taciz, tecavüz şiddeti
- Psikolojik şiddet
Spor alanlarına gösterilen bu hassasiyeti yukarıda saydığım vakalarda da görmek istiyor insan.
Tüm bunlar sonucunda her yıl masum canlardan binlercesi cinayete kurban giderken, yaralanma vakaları yaşanırken, hayatlar kararırken doğru düzgün önlem alınmıyor; ama sahaya çakmak atan, meşale yakan ağzından nahoş iki kelam çıkan insanlara yani futbol taraftarlarına “Terörist muamelesi” yapılıyor.
“Tribünler başıboş bırakılsın istediklerini yapsınlar” demiyoruz tabi ki; ancak mecliste sokakta, trafikte, günlük hayatın her yerinde ağzını bozan bozanayken bu konuda sadece maçlara giden insanlara baskı yapılması enteresan.
Bir de bu 6222 Yasası'nı çıkardılar, onu da kulübün adına göre uyguladılar.
Malum kulüpleri yine kayırdılar. Sonrasında birilerine rant için inandırıcı olmayan bahanelerle Passolig denen bir garabet uydurdular.
Onu getirme nedenler olarak gösterdikleri hiçbir şeyi de uygulamadılar.
Tribünlerdeki taraftarları stadlardan uzaklaştırmak için ellerinden geleni yapıyorlar.
Zaten berbat bir futbol oynanan ülkede tribünleri bu şekilde sıkarak ne elde edilmek isteniyor merak ediyorum.
Kimse kusura bakmasın futbol ateşli, heyecanlı taraftarla güzel, kimseye zarar vermeden biraz hır gür olacak stadlarda. Atmosfer yüksek oldukça heyecan, motivasyon artar. Tribünler atışacak, meşale dahil karşılıklı şovlar yapacaklar.
Opera, sinema veya tiyatro seyircisi modunda futbol izlenmez.
İnsanlar maçlara tribün atmosferini yaşamak için de gidiyor. Bunu istemeyen insan zaten oturur evinde seyreder. Taraftar tribünde eğleniyor, stres atıyor. Başkalarına zarar vermeden bunları yapmasında bir sakınca yok. İnsanları gereksiz yere bu kadar sıkmanın alemi yok.
Hakeme veya karşı takıma kızıp iki muzır kelam eden iki sene stada giremiyor, her maç karakola iki kez imza veriyor. Niye; çünkü o şahıs spor müsabakaları için tehlike arz ediyormuş! Diğer yandan bakıyorsunuz birilerini darp eden hatta kesici aletle yaralayanlar ellerini kollarını sallayarak geziyor. O şahıslar sokaklar için tehlikeli olmuyor mu?!
Bugün meşale sis bombaları asker geçirmelerinde, düğünlerde, siyasi partilerin mitinglerinde, açılışlarda her yerde serbest bir tek maçlarda yasak!
Resmen komedi.
Yapan cezayı yiyor ve fişleniyor. Kulüplere verilen saha kapatma cezaları da cabası.
Tüm bunlara organize topluluklar olan taraftarların gerekli tepkiyi vermemesi enteresan. Zira onlar kararlı bir şekilde birlik olabilselerdi bu dayatmalar yapılmazdı. Kendi canlarını bu kadar yakan bir uygulamayı kabullenişleri, tepkisizlikleri şaşırtıcı.
Kafayı tribünlerle kim veya kimler bozduysa futbolun ruhunu öldürüyor.
Bu saçmalıklar yüzünden pek çok gerçek taraftar statlardan uzaklaştı.yerlerini selfie meraklısı ablalar, tiki gençler aldı.
Böyle giderse gerçek tribüncü kimse kalmayacak.
Sonrasında tribünlere o taraftarı döndürmek için çok uğraşacaklar; ama nafile.
O seyirci bir kere kaçtı mı bir daha zor döner.