Cumartesi ve Pazar günü Timsah Arena’da gerçekleşecek Bursaspor kongresi öncesi dört aday vaat ve projelerini semt semt gezerek anlatıyor.
Bir kısım delege oyunun rengini en baştan belirlemiş olsa da büyük kesimin hala kararsız olduğunu biliyoruz. O yüzden bu çalışmalar önemli.
Tarafsızlık icabı vaatlere ve inandırıcılık durumlarını yorumlamak istemiyorum.
Kimisi yıldız oyuncular transfer edeceğinden, kimisi bulduğu kaynakla borcu kısa sürede büyük oranda düşüreceğinden, kimisi İstanbul’daki güçlü iş bağlantıları ve çevresi ile yöneteceğinden, kimisi de hatalarından ders aldığından bahsediyor.
Bu başlıkların altında pek çok farklı vaat detayı da var tabi ki.
Genelde her seçim öncesi duyulan şeyler.
Önemli olan verilen sözlerin tutulup tutulmayacağı.
Genelde de tutulmadığından temkinli yaklaşıyoruz doğal olarak.
Neyse o kısmı zamanla göreceğiz.
Seçim öncesi adaylar camianın duymak istediklerini söylüyor.
Ama asıl seçim sonrası Bursasporluların duymak istemediği cümleler var.
Kulübün durumu ortada, 450 milyon TL borç var.
Gecikmiş futbolcu alacakları, personel maaşları var.
Sadece haziran ayında 80 milyona yakın ödeme var.
Önümüzdeki sene bugüne kadar ödenmesi gereken 200 milyon var.
Altyapı ve amatör şubelere daha fazla desteğe ihtiyaç var.
Ve tabi ki transfere ihtiyaç var.
Yani tablo bu ve gayet net ortada.
İlaveten verdiğiniz proje sözleriniz var.
Tüm bunları bile bile aday olduktan sonra koltuğa oturunca
“Para yok”
“Kredi çekmek zorundayız”
“Şehir bize destek olsun”
“Kulübün durumu beklediğimizden de kötüymüş”
“Destek alamıyoruz”
“Bu yükü tek başımıza kaldıramayız”
“Kenetlenmeliyiz”
Gibi kelamları artık kimse duymak istemiyor.
Çünkü oraya bu durumu bile bile geldiniz.
Bu işi kıvıramayacak olanlar camiaya daha fazla vakit kaybettirmesin.
İnsanlar doğru icraatlar yapmayan, sözlerini tutmayan, güven vermeyen, göz göre göre hatalar yapıp parasını çarçur edecek kişilere doğal olarak para vermek istemiyor.
Öncelikle göreve gelenler doğru icraatlar yapacak, olmazsa olmaz sportif başarıyı yakalayacak, sonrasında bu şehir diğer sıkıntılar için gereken desteği zaten verir.
Yazı resmimde olduğu gibi herkes önce yapılan işlere bakacak.
Yani öncelikle koltuğa oturanların kendini göstermesi lazım.
Yönetimler oraya sorunları sürekli anlatıp ağlamaları için değil, sorunları çözmeleri için getiriliyorlar.
Adaylar en baştan bunu bilmeli ve ona göre hareket etmeli.