Büyük kulüplerin alamet-i farikaları vardır. Marşları, sloganları, klasikleşmiş formaları vardır.
Öyle ki insanlar formanın modelini görür görmez o kulübü anımsarlar ve o modeli de o kulübün adıyla anarlar.
Bunu biz de yapıyoruz. “Celtic modeli, Ajax modeli” gibi tanımlamalar sürekli dilimizde.
Dünya markası pek çok kulüp bu özelliği kazanabilmiş durumda.
Ülkemizde de parçalı Galatasaray ve çubuklu Fenerbahçe formaları buna iyi birer örnek.
Bursaspor’da ise böyle bir durum yok.
Her ne kadar bazı modeller için “Efsane veya klasik” tabirleri kullanılsa da, Kamuoyunda Bursaspor forması denince akla gelen bir model, dizayn yok.
Olduğu iddia edilenler de aslında daha eski ve popüler kulüplerle zaten özdeşleşmiş durumda.
Peki ne yapabiliriz?
Tabi ki Avrupa çizgilerinde ve bize özgü bir şey tasarlanmalı.
Bursa tekstil şehri, birçok tasarımcı var.
Bu konuda bir çalışma yaptırılabilir.
Daha önce herhangi bir kulüple özdeşleşmemiş olan bir model Bursaspor’a kazandırabilir.
Tabi ki farklı olacak diye absürd ve alakasız bir modelden bahsetmiyorum.
Avrupa kulüpleri çizgilerinde şık bir tasarım olmalı.
Bu başarılabilirse takım iç sahada o klasik formayla sahaya çıkar. Tribünler de o formayı giydiğinde büyük bütünlük olur.
Rakip takımlar böyle bir manzara karşısında 11 kişiye karşı değil, binlerce kişiye karşı oynayacaklarını daha net anlarlar.
Bir diğer önemli konu ana renk yeşilin ‘canlı bir tonunun’ ağırlıkta olduğu bir dizayn olmalı.
Çünkü yeşil renk çok güzel ve bizimle özdeşleşmiş bir renk ; ama biz koyu tonları tercih ederek yanlış kullanıyoruz.
Tasarım için bir yarışma da açılabilir. Taraftar da oy kullanarak modeli belirleyebilir.
Kulüp marşı eksikliği konusunu daha önce yazmıştım. O da büyük kulüp olmanın göstergelerindendir.
Forma konusu da işte aynen öyle.
Herkesin içine sinecek klasik bir forma ve yine herkesin beğeneceği yardımcı modeller kulüp markasına değer katacağı gibi forma satışlarına da yansıyacaktır.
Klasik forma ve kulüp marşı, Bu iki konuda da ciddi bir çalışma yapan ve hayata geçiren kendisi de Bursaspor tarihine geçer.
Bursasporluluk adına da bundan güzel bir şey olamaz.