Ligin en az mağlup olan ve en az gol yiyen, şampiyonluğun en büyük adayı Başakşehir ve tehlikeli bölgeden uzaklaşmak isteyen; ancak her geçen hafta o bölgeye yaklaşan Bursaspor karşılaştı.
Yani iki takımın kadrolarına bakıyorsunuz "Ah keşke Başakşehir’in yedeklerinin ikisi Bursaspor’da olsa" diye içinizden geçiriyorsunuz.
Değil karlı zemin, buz hokeyi sahasında bile oynansa fark etmeyecek bir beceri ve kalite farkı var iki takımın arasında.
Bursaspor ligin ilk yarısındaki maçta da Başakşehir’e karşı iyi bir futbol oynamıştı; ancak beceri olmayınca anlamı olmuyor o mücadelenin.
Bu maçta da rakibin üstüne fazla giden Bursaspor’du; ancak bu durum rakibin istediği skoru almış olmasıyla da alakalıydı.
Ev sahibi çok fazla zorlamadı kendisini. 5 kez geldi 3 kez gol buldu İstanbul temsilcisi.
Bursaspor ise Badji, Aytaç, Shehu gibi kreatif olmayan göbek, yetersiz kanatlar ve ancak kaleye paralel gelecek hızlı toplara etkili olabilen forveti Sakho ile gol aradı; ama yine bulamadı.
Umut ve Barış'ın hataları da eklenince Bursaspor rakibin gollerine engel olamadı.
Çok fazla analiz edilecek bir durum yok. Aralarında fersah fersah kalite farkı olan iki takımın maçını iyi olan takım kazandı.
Başakşehir’in yedeklerinde Dembaba, Adabayor gibi isimler otuyor. Daha neyi konuşuyoruz ki?!
Futbol yetenek işidir. İstediğin kadar mücadele et, yetenek, kalite yoksa olmuyor. Bu Bursaspor bunun en büyük kanıtıdır.
Haftalardır kazanamayan, ligin en az kazanan üç takımında biri Bursaspor averajla düşme hattına indi.
Hal ve gidişatın kötü olduğu ortada iken bir takım kurullar ve dernekler hafta içi gereksiz açıklamalar yaptılar.
Son olarak da Samet Aybaba Bursa şehrinin futbola sevgisinin kalmadığını, her şeyi eleştirdiğini söyledi.
Hoca önce kendisine bir bakmalı futbolla ilgisi kalmış mı kalmamış mı ?
Bu transferlere onay veren O. 23 maçta 4 kez kazanabilen O.
Oynanan oyun ve performans ortada.
İnatla sahaya sürdüğü 11'lere, oyuncu değişikliklerine hiç girmiyorum bile.
O yüzden artık boş konuşmayı bırakmalı.
Bursa şehrinin futbola sevgisinin bittiği hatta biteceği falan yok.
Bursasporlular sadece yanlışlara haklı olarak tepkililer.
Şampiyonluktan beri kulübün kötü yönetilmesine tepkililer
Son 5 yılda elde edilen 500 milyon TL’den fazla gelire rağmen kulübün 500 milyon borca batırılmasına tepkililer
Yaklaşık 1 milyar liranın çarçur edilip üç yıldır düşmeme mücadelesi veren bir takım izledikleri için tepkililer
İcraatlarının hemen hepsi yanlış yöneticilerce yönetildikleri için tepkililer
Şampiyon bir takıma yakışmayan yeteneksiz, kalitesiz oyunculara katlanmak zorunda bırakıldıkları için tepkililer.
Yıllardır liglerde hocalık yapıp en ufak bir başarı bile kazanamamış, Bursaspor’da da başarısız olan, üstüne üstlük saçma sapan açıklamalar yapan hocaları takımın başında gördükleri için tepkililer!
Anlayacağın say say bitmez Samet Hoca.
Bu yüzden fazla uzatmaya gerek yok.
Bu hafta Sivas maçı Bursaspor için çok önemli.
Senin için de öyle.
Maazallah bu maçta kaybedilecek puan sonrası bu takımın başında kalman, bu camiayı tanıyorsam imkansızdır.
O yüzden ne yapıp edip bu maçı kazanmalısın.
Yönetimde ne yapıp edip o stadı doldurmalı.
Artık bilet fiyatlarını mı indirirler ne yaparlar bilmiyorum; ama artık iş çok ciddiye bindi.
Bu dakikadan sonra özellikle Bursa'da puan kaybı lüksümüz yok rakip kim olursa olsun.