Bursa hayali

Tarık ÇAPÇI
Tarık ÇAPÇI

tarikcapci1963

Bursa hayali
02-04-2019

Yerel seçim nedeniyle belediye işleri, projeler falan çok yoğun bir gündem vardı.

Ben de bugün izninizle Bursaspor’la ilgili değil de şehrimiz Bursa ile ilgili bir şeyler karalamak istiyorum.

Çocukken oyuncaklarımla siteler, semtler yapmayı çok severdim. Büyüklerim “Bu çocuk mimar olacak galiba” derlerdi. Hayal gücüm iyidir; ama matematik ve çizim konusunda yeteneksiz olduğum için mimarlık veya inşaat mühendisliği tahsiline yönelmedim. Ama hala tv izlerken veya internette gezinirken görüntünün arka planındaki mimariyi incelerim.

Bursa ile ilgili şehircilik ve mimari anlamda olması gerekenleri düşünürüm. Hatta “Benim neyim eksik” diye esprisi ile projeler üretirim. Bazılarını birazdan yazacağım.

Şehrimiz Bursa, dağı, denizi, akarsuları, gölleri, mağaraları, kaplıcaları, ovaları, yaylaları, vadileri, şelaleleri, adası, yarım adası tüm bunlardaki yeşilin her tonuyla bambaşka bir doğal güzellik ve özelliğe sahip. Çünkü bunların hepsini birden barındıran ülkemizde başka bir şehir yok.

Dünya’da var mıdır? Varsa da eminim bir elin parmaklarını geçmez.

Tüm bunların yanında tarih, turizm, tarım, sanayi, hayvancılık, teknoloji, sanat, spor gibi alanlarda da ülkenin birkaç lokomotif şehrinden birisi.

Bu kadar özellikli, aktif ve güzel bir şehir, son 70 yılda yapılan ve özellikle geride bıraktığımız 10-15 yılda iyice çığırından çıkan bir plansız yapılaşma, çarpık semtler, estetikten yoksun çirkin, rant için yapılan binalarla mahvedildi.

Bunun yanında 90’ların başından itibaren gelişen batı semtleri ile merkez arasında büyük bir sosyokültürel fark oluştu ve şehir insanı birbirinden koptu.

Evet doğal güzellik anlamında dünyanın sayılı şehirlerinden birini mimari facialarla çirkin bir şehir haline getirdik. Bunun yanında sosyal alanda da çok gerilerde kalındı.

Bir şehrin mimarisi çok önemlidir. Bugün dünyaca ünlü kentler Paris, Roma, Floransa, Londra, Prag, Viyana doğal güzellik olarak Bursa’nın tırnağının ucu olamaz; ama tarihi korumaları ve özellikle mimarileri sayesinde dünyaca ünlüler. Biz her ikisini de başaramamışız.

 

MİMARİ KURTULUŞ SAVAŞI

İfade ettiğim gibi Bursa ALLAH vergisi doğal güzellik avantajını insani hatalarla kullanamamış.

Bursa’nın da acilen bir ‘Mimari Kurtuluş savaşına’ ihtiyacı var.  Şehrin dokusuna uymayan tarihi bölgelere yakın yüksek binalardan kurtulmak gerektiği konusunda hemen herkes hemfikir.

Bunun yanında şehir merkezindeki çarpık, plansız semtlerin de acilen dönüştürülmesi gerekiyor. Bu da çok acil ve önemli bir sorun

Daha çok tarihi bölge içindeki yüksek binalar eleştiriliyor; ama bir o kadar büyük problem de şehrin % 80’nini oluşturan bu semtler için yeterli bir çalışma yok.

Bursa gerçekten bu konuda çok kötü durumda. Şehrin merkez semtleri son derece plansız halde. Teleferikten inerken veya Tophane’den baktığınızda bu gerçek çok net ortada.

Plansız semtlerin yanı sıra Bursa’nın bir diğer önemli sorunu da estetiksiz binalar. Fomara Meydanı’nı çevreleyen yüksek binalar buna iyi örnek. Hepsi de yeni binalar fakat dış görünüşleri felaket. Aslında bütün caddelerdeki yapılarımız çirkin, estetiksiz ve birbirine uyumsuz kat yüksekliğinde.

Bir bina yapılıyorsa dışarıdan görünüşünü de güzel ve estetik tasarlanmalı. Hatta bu konuda belediyede bir denetim birimi olmalı. Dışı ve kat sayısı bulunduğu lokasyona uymayan binalara izin verilmemeli.

Semtlerin tekrar planlandığı, her caddenin kat sayısının aynı olduğu ve dış görünüşü göze hitap edecek binalar yapmaya başlarsak önümüzdeki nesillere güzel bir şehir bırakabiliriz.

Bunun yanında şehri sosyal ve turizm anlamında hareketlendirecek projelere de ihtiyaç var.

Trafik, toplu taşıma ve altyapı konularına hiç girmiyorum.

Bursa gibi nüfusu 3 milyonu geçen bir şehrin meydanı yok, doğru dürüst alışveriş caddesi yok. 600 binlik merkez ilçesi Yıldırım’da AVM yok, sinema yok. Akıl alır gibi değil.

Eski Bursa konusunu da açmak istemiyorum; çünkü artık o günleri geri getiremeyeceğimize göre çağa uygun bir şekilde gelişecek sosyal bir şehre dönüşmeye çalışmalıyız. 

Bu konuda uzun süredir aklımda olan ve birkaçı yerel idarecilerin planları dahilinde olduğunu bildiğim projeleri yazmak istiyorum. Aslında 100’e yakın ama hepsini yazarsam çok uzayacak.

İşte bazıları...

-Paris’teki Eiffel Kulesi gibi her saat başı Uludağ Bakacak’tan lazer ışık gösterileri.

-Boğaz Köprüsü gibi tamamı ışıklandırılmış teleferik hattı.

-Eskiden Tophane’de var olan ressamlar sokağının canlandırılması

-İçinde Osmanlı kıyafetli insanların, satıcıların dolaşacağı turistik yaşayan bir Osmanlı mahallesi.

-Las Vegas ve Dubai’deki gibi müzikle dans eden fıskiyelerin olduğu büyük bir havuz

-Hollywood Bulvarı gibi Bursalı ünlülerin adlarının yazdığı bir kaldırım

-İstanbul ve Ankara’da örnekleri olan çok büyük bir eğlence parkı

-Çakırhamam’dan Yeşil’e kadar trafiğe kapalı bir Atatürk Caddesi.

-Paris’te insan eliyle yapılmış Saint Martin kanalı gibi bir su kenarı alanı ( Nilüfer Ayvalıdere olabilir )

-Şehre değer katacak, silüetini güzelleştirecek farklı mimaride sembol yapılar

-Tahtakale’den başlayıp Hisar ve tüm Muradiye’yi kapsayan  bölgenin eski Bursa mimarisiyle tarih ve turizm adası haline dönüştürülmesi.

-Şehrin “Yeşil” unvanını tekrar kazanabilmesi için tüm semtlere, cadde ve sokaklara ağaçlar dikilmesi.

-Merinos, Atatürk Stadı, Tophane arasına teleferik hattı

-Tabakhaneler bölgesine Macaristan’daki gibi üstü açık havuzlarında olacağı kaplıcalar.

-Muhtaç kimseler için çok daha kapsamlı ve ihtiyaca cevap verecek tesisler

-Sokak hayvanları için uygun yerlere ev ve yemek kapları

-Atatürk ve Cumhuriyet Caddesi gibi yerlere sokak müzisyenleri için uygun yerler belirlenmesi

-Kayhan’ın daha kapsamlı bir düzenleme ile turistik Bursa lezzetleri sokağına dönüştürülmesi.

Bursa ile ilgili hayallerimiz bunlarla bitmez. Daha fazla uzatmayayım

Eminim bunlara kafa yoran başka insanlar da vardır ve onların da farklı ve güzel önerileri vardır.

Yazının içinde mimari kurtuluş savaşı ifadesi kullandım; ama Bursa’nın aslında her alanda vizyoner hamlelere ihtiyacı var.

Çünkü pek çok kişi farkında görünmüyor; ama Bursa hem şehircilik hem de sosyal anlamda çok geri kaldı. O yüzden en kısa sürede bu çalışmalara başlanması şart.

Bundan sonraki süreçte Bursa’nın layık olduğu güzelliklere kavuşması dileğiyle…

 

ÖNCEKİ YAZILARI
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?