İzmir ekibi ilk düdükten itibaren önde basarak Bursaspor’a oyun kurdurmamayı amaçlamıştı. Buna karşın kaptıkları toplarla Bursaspor kalesine hızla indikleri ve gole çok yaklaştıkları pozisyonlar ürettiler.
Uzaktan atılan şutlarda Çağlar başarılıydı. Timsah’ın file bekçisini kutlamak gerekiyor.
Buna karşın yeşil beyazlı savunmanın o toplara vurdurması da tabi ki başarısızlıktı.
Bursaspor’da ilk yarıda özellikle orta saha oyuna ağırlığını hiç koyamadı.
Özer’ in gününde olmaması buna büyük etkendi.
Atılan paslar genelde doğru adresi bulmadı, o paslarla buluşabilenler de çerçeveyi bulamadı.
İzmir temsilcisi enerjisiyle zaman zaman çok etkili oldu.
Gol bölgesinde çok hareketliydiler. Beceri eksikliği olmasa, golü bulabilirlerdi.
Bursaspor ise ilk yarıda Burak Kapacak’ın zarif bilekleriyle rakibi en çok zorlayan isimdi.
Kubilay konusunda ise aklımdan geçenleri yazmak istemiyorum.
Çünkü maçlar devam ediyor ve çok kritik noktadayız.
Zaten yerine giren Seleznov da O da eski Seleznov olmadığından Kubilay’ı aratmadı sahada.
Bursaspor’un forvetleri yetersiz bu çok açık ortada. Zira gol atamıyorlar.
Bu maçta da gol Traore’den geldi. Ki gole kadar O da bal yapmaz arı misaliydi.
Bu yüzden forvet hattına müdahale gerekiyor.
Bursaspor böyle bir rakibe karşı bile çift forvetle neden sahada yer almıyor gerçekten anlamıyorum.
Kubilay veya Seleznov farketmez yanlarında yer alacak hareketli bir Ali Akman kesinlikle faydalı olur.
Asisti yapan Recep Aydın için daha önce söylediğimi tekrar etmek istiyorum. Bu oyuncu ne zaman oyuna girse skora katkı yapıyor. Bu senenin gizli kahramanlarından kendisi.
Sonuç olarak neticeye baktığımız maçlar oynuyoruz.
10 kişi ile golü bularak kazanmak çok önemliydi.
3 puan alınması gerekiyordu, alındı.
Hoca ve oyunculara tebrikler.
Kazanma alışkanlığını edinen takım hedefe ulaşır.
Bursaspor da bir şekilde ulaşacak.
Yeter ki mücadeleye devam edilsin.