Maçı, pozisyonları falan değerlendirecek değilim. Çünkü sadece sonucun önemli olduğu bir maçtı.
Sonuç olarak da Bursaspor aldığı mağlubiyetle Süper Lig’e geri dönemedi.
Aslında “Süper Lig’e dönemeyeceği kesinleşti” demek daha doğru olur.
Süper Lig şampiyonunun, bu başarısızlığı sadece bu maçın skoruyla gerçekleşmedi.
BAŞARIZILIĞIN ASIL NEDENİ
Daha en baştan başkan seçimlerinde bu başarısızlığın temelleri atıldı.
Bursaspor bu sezon mutlaka çıkmalıydı. Bunun içinde güçlü bir başkan, güçlü bir yönetim gerekiyordu.
Bu tanıma uyan adaylar da hazırlıklarını yapmışlar ve aday olarak çıkacaklardı; ama kentin ileri gelenleri denen kişilerce önleri kesildi.
Bursaspor başkanlığı için yeterli olmadığı apaçık belli olan Mesut Mestan desteklendi.
Mesut Mestan da kendi egosu ve hırslarıyla hareket etti ve kendisinden her anlamda daha güçlü adayların önüne geçip bu başarısızlığın en büyük mimarı oldu.
Halbuki “Siz varken bana düşmez” deyip çekilseydi takdir edilirdi.
Aslında bu “Başarısızlık” diye falan da tarif edilemez.
Çünkü Bursaspor’un kaderiyle oynadı. Mestan ve destekçileri hep birlikte yaptılar bunu.
Neredeyse bütün Bursa “Senden başkan olmaz” dediği halde haddini bilmedi ve kendi egolarını Bursaspor’dan üstün tuttu.
Zayıf bir başkanın yönetimi de zayıf oldu haliyle. Ne para koyabildiler, ne kaynak bulabildiler, ne de doğru düzgün transfer yapabildiler. Para alamayan topçuların çoğu da yeterli mücadeleyi göstermedi.
Bu takım topçulara para veremediği için düştü, para veremediği için de çıkamadı.
Tabi ki kadroda karaktersizler de vardı yeteneksiz olduğunu yıllardır her maçta ispatlayanlar da.
Kulübün yönetilememesi yüzünden çaresizce hepsine katlanmak zorunda kaldı bu taraftar.
Sonuç olarak bu noktaya geldik.
DİNAMİTLER !
Kendilerini bu şehrin sahibi zanneden (Aslında çevrelerindeki şakşakçılar öyle hissettiriyor) Bursa’yı, Bursaspor’u oyuncakları gibi gören kendi ego ve menfaatlerini ön planda tutanlar yüzünden koskoca şampiyon Bursaspor bu durumlara düştü.
Önce küme düşürdüler, şimdi de Süper Lig’e geri dönmesine engel oldular!
Yıllardır “Bursaspor’a küçük olsun bizim olsun” zihniyetiyle yaklaşan, kulübün her işine burnunu sokan; ama ihtiyaç olduğunda ortada gözükmeyen siyasiler, sözde duayenler, gücü yettiği halde görevden kaçanlar, kentin sözde ileri gelenleri, verdiği sözleri tutmayan BTSO...
Bu durum sizin eseriniz.
“Ne kadar utansanız azdır” diyeceğim de sizde utanma ne gezer!
"Nasıl olsa yıllardır, kulüple istediğimiz gibi oynuyoruz ve hak ettiğimiz tepkiyi görmüyoruz, yine görmeyiz" diyerek rahatsınızdır da !
Ha! kendimizi de atlamayalım bu arada.
Sizin gibilere kulübümüzü yıllardır oyuncak ettiren bizlere de yazıklar olsun.