Bursa’da birileri el birliği yapmışçasına şehrin insanın anılarına, değerlerine saldırıyor.
Şehrin gelişmesiyle, büyümesiyle kentte bazı değişiklikler olması doğaldır. Buna karşı çıkmak mümkün değil.
Ancak şehrin insanının hafızasına işlemiş, çocukluk anılarında yer etmiş yerlerin bir şekilde korunması gerekir.
Ne Kültürpark eski Kültürpark, Ne Romans Çay Bahçesi kaldı, ne Şaban Sirkeci, ne Araplı kuyumcu, ne Havuzlupark, ne Wamtes. ne Atatürk Stadı, ne Atatürk Spor Salonu.
Uzatmamak için tek tek saymıyorum. Bursalıların belleklerine kazınmış daha böyle bir sürü yer var ve bir şekilde yok edildi.
Bir şehrin insanının, anılarıyla, hafızasıyla bu kadar oynanmaz, oynanmamalı.
Son olarak Heykel Gümüşçeken Caddesindeki Basmalı Çeşmelerimiz yok edilip yerine ticari bir işletme açılmış.
Belediye ile alakalı bir konu değil. Tamamen mülk sahibi bir hanımefendinin tasarrufuymuş.
Çevre esnaf da çeşmenin kaldırılmasına çok üzülmüş. Hatta esnaf tarfından su parasını biz ödeyelim teklifi yapılmış.
Ama O hanımefendi Nuh demiş Peygamber dememiş.
Büyük küçük herkes o çeşmede serinliyor, susuzluğunu gideriyordu.
İlginç yapısı ile her Bursalı çocuğun sembolüydü.
Bursalıların çocukluğuydu o çeşme.
İnsanların çocukluklarını rant uğruna ellerinden alamazsınız!
Su hayrattır, hayratı yok edip yerinde yapılan ticaretten hiç hayır gelir mi?
O caddenin resmi adı Gümüşçeken olsa da Bursalılar orada bir adres tarif ederken “Gümüşçeken Caddesi neresi?” diye bilmeyenlere “Basmalı Çeşmelerin olduğu cadde” diye anlatırdı, bunu duyan her Bursalı da hemen anlardı.
Çünkü her Bursalı o çocukken sırf oradan su içebilmek için annesinin, babasının elinden çekip sürüklemiştir.
O çeşmeler o bölgenin sembolüydü. Yanındaki otele bile adını vermişti.
Ayağımızla basıp, yukarı doğru akan o sudan içmek hepimizi mutlu ederdi.
Romalıların Trevi çeşmesi varsa bizim de Basmalı Çeşmemiz vardı. Evet o kadar turistik değildi; ama Bursalılar için önemliydi.
Kim izin verdi, ne şekilde yapıldı, nasıl kaldırıldı bilemiyorum; ama sonuçta Bursalılar için özel bir yer daha yok edilmiş oldu.
SAYIN ALİNUR AKTAŞ VE SAYIN DÜNDAR
Buradan “Bursa’nın tarihini koruyoruz” diyen ve bu yönde bazı doğru çalışmaları da olan belediye başkanları Sayın Alinur Aktaş ve Sayın Mustafa Dündar’a seslenmek istiyorum.
Evet yukarıda ifade ettiğim gibi belediyenin bir dahli yok bu konuda. Ancak sizden bir müdahale bekleniyor.
Çocukken sizler de o çeşmeden büyük bir mutlulukla su içmiş olmalısınız.
Sizlerin de anılarında yer etmiş olmalılar.
Lütfen o çeşmelerin tekrar aynı yerine yapılmasını sağlayın.
Şayet bu mümkün olmazsa, o sokağın uygun bir yerine mutlaka aynını yapın.
Bursalılar olarak sizden bunu en kısa zamanda bekliyoruz.