Altay deplasmanındaki Bursaspor maça başlar başlamaz oyunu rakip sahaya yıkma gayretindeydi. Orta sahada topu oyalamayan yeşil beyazlılar direkt kaleye yönelerek rakibin üzerine gidiyordu. Neredeyse çocuğu yaşındaki Bursasporlu oyuncularla boğuşmak zorunda kaldı İbrahim Öztürk.
Bu pozisyonların birinde Burak Kapacak’ın zeka ve kalite dolu pasına hareketlenen Ali Akman şık bir vuruşla kalecinin üstünden aşırırken bu pozisyonları süzmesi için orada olan yan hakem Seyfettin Ünal’a takıldı.
Yan hakemsin senden istenen en önemli şey ofsaytları belirlemek ve sen bunu beceremeyip nizami golün sayılmamasına neden oluyorsun.
Bu golü iptal etmek için ya görme özürlü ya da kötü niyetli olmak lazım.
Yani tribünler dolu olsa “Seyfettin, Seyfettin o golü nasıl kaybettin” Ya da o tezahüratın eski versiyonuyla kulaklarını çınlatırdı. “O bayrak” la başlayacak olana hiç girmiyorum !
Neyse ki Bursaspor’un gençleri gol arayışlarında ısrarlıydı.
Sol taraftan yine Burak Kapacak’ın fitilini ateşlediği pozisyonda, Onur’un koşusu ve topu kesişi, pozisyonunu kaybeden Ali Akman’ın daha müsait Kerem Şen’e topu aktarışı ve genç Kerem’in de şık plasesiyle gelen gol adeta şiir gibiydi.
Golün ardından o ana kadar Bursaspor kalesine gitmekte zorlanan İzmir ekibi bu kez yüklenmeye başladı. Özellikle Özgür’le kullandıkları duran toplarla etkili olan siyah beyazlılar gollük pozisyonlar da buldular. Bunda yeşil beyazlı savunmacıların müdahale edememeleri de etkili oldu. Nitekim de korner vuruşunda ön direkte kendini unutturan Ziya şık bir kafa müdahalesiyle Deniz’in ağlarını sarsmayı başardı. İlk yarıda bu şekilde skor eşitliği ile tamamlandı.
İkinci yarıya her iki takımda topu ileri taşıyarak pozisyon bulma amacı ile başladı. İki ekip de beraberliğe razı değildi. Batuhan’ın füzesi Altay kalesini titretirken, Ali Akman ceza alanı içinde buluştuğu topu kafayla değil de göğsü ile yumuşatıp plaselese Timsah skor avantajını yakalayacaktı.
Bu arada Yücel İldiz’den gelen Pixao hamlesi Bursaspor adına endişe vericiydi.
Tecrübeli golcü de bu endişeleri boşa çıkarmadı ve ilk golü atan Ziya’nın asistiyle Deniz’i mağlup etti.
Bu golde de o bölgede topa vurduran yeşil beyazlı savunmacıların payı büyüktü.
Yenik duruma düşen Bursaspor rakibin üstüne gereken baskıyı kuramazken, tecrübeli Pixao ile penaltı kazanan Altay farkı ikiye çıkarmayı başardı.
MAÇIN DÖNÜM NOKTASI HAKEMDİ
Bursaspor aslında kazanabileceği bir maçı kaybetti. Timsah açısından maçın dönüm noktası ilk yarıda Ali Akman’ın sayılmayan nizami golüydü. Zira o golle birlikte 2-0'lık skoru yakalamış olacak olan Timsah risk alacak rakibine karşı farkı daha da açabilirdi.
Anlayacağınız maçın dönüm noktasında hakem başroldeydi.
Bursaspor’da skora direkt katkı yapabilme özelliği olan en başta Burak Kapacak’ın daha fazla oyunda yer alması gerekiyor. Saman alevi gibi parlayarak olmaz. Performansların 90 dakikaya yayılması lazım. Diğer yandan gollük pozisyonlardaki bireysellik de can sıkıcı. Defansta bir türlü çözülemeyen hataları da es geçmemek lazım. Ki bu sorun hala çözülemedi.
Kaleci Deniz ile ilgili görüşümü daha önce belirtmiştim. Şu an Bursaspor kalesini koruyacak seviyede olduğunu düşünmüyorum. Çok fazla pozisyon yaşamıyor; ama yaşadığında da olumlu anlamda farkı görülmüyor.
Ataberk bu görev için çok daha iyi durumdayken her ne sebeple olursa olsun oynatmamak ayağa sıkmaktır.
Sonuç olarak Bursaspor adına başarılı bir seri kırılmış oldu.
Çocuklar iyi mücadele ettiler. Arada bunlar da olacak tabi ki.
Önemli olan bu serileri tekrarlayabilmek.
En azından Play-Off hedefi için bu şart.