Emin Adanur ve arkadaşları göreve geldiklerinden bu yana son beş yönetimin hatalarını telafi etmeye çalışırken bir yandan da kendileri yeni hatalar yapıyor.
Son beş yönetimin yapamadığı şeyleri Adanur ve arkadaşları başarırken aynı şekilde olumsuz anlamda da görülmeyen işler başarıyorlar !
Üç maça üç ayrı hoca ile çıkmak denir? Dünya tarihinde örneği yoktur bunun.
Transferde 7-8 nokta isim alınacak diye yola çıkıldı. Alınan oyuncu sayısı 13’e çıktı daha da 4 hatta 5 futbolcu düşünülüyor.
Zira Fatih Tekke “Kanat da istiyorum, Namık biraz kırılgan, alternatifi olmalı” demiş.
Bu arada sözleşme yenilenen ve transfer edilen 6 futbolcu da takımdan gönderiliyor.
Yani kadar plansızlık olabilir mi?
Söz konusu Bursaspor’sa oluyor işte !
Bakın takımdan gönderilecek isimlerin hiçbirine itirazım yok.
Bunlar normal şeyler. Yetersiz bulunan veya talibi olan gönderilebilir.
Ancak önce sözleşme imzala sonra gönder, İş bilmezliktir.
Bu işten Bursaspor maddi olarak ne kadar zararlı çıktı?
Bunu herkes merak ediyor.
İş bilmezlik ayıp değildir onu da ifade edeyim.
Ama bilmediğin işi, bilene sormadan yapmakta ısrar etmek çok büyük bir yanlıştır.
Bu hem sana hem de yönettiğin alana zarar verir.
Futbol piyasası gözü paradan başka şey görmeyen kişilerle doludur.
Hiç anlayamayacağınız metodlarla sizi ve kulübü uyutuverirler.
Mesela o çiçeği burnunda damat ve hayırsever (!) menajerimizin getirdiği oyuncuların maliyetleri de kafa karıştırıyor.
Belki de yarı fiyatına gelebilecek bazı isimlerin yüksek rakamlara imza atmış olması “Yeni bir menajer katakullisi mi acaba?” sorularını beraberinde getiriyor.
Zira bu menajer milleti öpmeyeceği eşeğin önüne ot koymaz.
Nikah şahidi yapmayı geçtim “Babam ol nüfusuna al beni” bile diyebilirler.
Birçoğunun Futbolculara “Seni şu kulübe vereceğim, alacağın rakamın şu kadarı benim” dediklerini futbolun içindeki herkes bilir.
Geçmişte bazı menajerlerin kendi aldıkları ücretleri “Bazı” Başkan ve yöneticilerle kırıştıklarını da çok iyi biliyoruz.
O yüzden Emin Adanur dikkatli olmalı. Aksi takdirde kısa zamanda kazandığı güveni çok kısa sürede de kaybeder – ki bir kesimde bu hissiyat zaten var, bir kesimde de oluşmaya başladı-
Güveni kaybetmeyi geçtim. Direkt olarak bu konularda suçlanabilir bile.
Adanur başarılı bir girişimci. Yatırımlarında fazla tecrübesinin olmadığı sektörlere de girebiliyor.
Bunu yaparken nasıl riske girmiyor yani kafasına göre iş yapmak yerine işi bilenlere danışıyorsa, Bursaspor futbol takımını oluştururken ve yönetirken de işi bilenlere danışması hatta danışması da değil tamamen futbolu ve transferi o bilenlere bırakması gerekiyor.
Çakal menajerlerin veya kendi çevresinde olabilecek -var demiyorum- kötü niyetli bazı kişilerin söylemleri ile futbol takımı yönetilmez.
İlaveten kadroyu oluşturmak da yetmiyor. Kriz anlarında kriz yönetimlerini sağlayabilecek, futbolcularla diyaloglarının iyi olan, zor anlarda topa girecek futbolun içinden gelen birinin mutlaka takım içinde olması şart.
Çünkü ne Adanur ne de çevresinde bu tanıma uyan kimse yok.
Özetle Emin Adanur söz verdiği gibi tahtayı açtı. Stadın isim hakkını sattı, gelir kaynakları oluşturdu.
Bizler de alkışladık. Ancak “Transferde gecikiyoruz” diyerek paniğe kapılıp yanlış kişilerin yönlendirmesiyle transferler yaptı.
O hataların bedelini de yine Bursaspor ödeyecek.
Ama artık bundan sonra kimse yeni hatalar istemiyor, zaten tahammül de kalmadı.
Başka hata olmaması için de ifade ettiğim gibi, aslında en başta olması gerektiği gibi futbolun başına futbolu bilen, futbol aklı olan bir futbol direktörü mutlaka getirilmeli.
Aksi taktirde onca çaba heba olacak.