Bursaspor’da maç öncesi İsmail Yüksek’in eksikliği endişe veriyordu. Zira genç oyuncunun orta sahaya kattığı dinamizm ve hücumdaki etkisi bu maç olmayacaktı.
Defans ve kaleci konusunda problemleri olan Körfez ekibine karşı bu önemli bir handikaptı.
Kocaelispor taraftarı Maxim Romashchenko'nun 12 sene önce nerdeyse Gebze'den attığı golü unutamamıştı ve Bursaspor’a karşı hafta boyunca ekstradan motive olmuştu. Motivasyonu abartıp küfür kafir içlerini döktüler.
Anlaşılan Bursaspor'a olan hayranlıklarını düşmanlıkla örtmeye çalışıyorlardı.
Bu motivasyona futbolcularının da cevap verdiğini mücadele başlar başlamaz gördük.
Ev sahibi ekibin futbolcuları başlama düdüğü ile birlikte Bursaspor’un üzerine giderken, top Bursaspor’a geçtiği anlarda da hem pres hem de o bölgede kalabalıklaşıp alan daraltarak fırsat vermiyordu.
Bursaspor’u çıkarmayan yeşil siyahlılar mücadelenin başlarında golcüleri Dino ile buldukları golle avantajı yakaladı.
Rakibin en golcü oyuncusu Dino, hemen her maçta golü olan bir forvete kene gibi yapışmak gerekirken bu şekilde boş bırakmak anlaşılır gibi değil.
Adamların golcüsü işi olan gol atmayı yapıyor. Bizimki gibi stoperleri oyalamıyor. Bana göre onu da yapamıyor ya, Matavz'ı savunanşar öyle diyorlar ya !
Yenen golün ardından Bursaspor rakibin üstüne daha ciddi gitmeye başladı. Ancak rövaşataya çıkan Zalazar’ın ayakları rakibe çarpınca Hakem Kutluhan Bilgiç Arjantinliye kırmızıyı gösterdi. Pozisyon gereği olan bir hamleye kırmızı kart veren hakem, Zalazar'a saldıran Benhur'a ise aynı cesareti gösteremedi. Yani takımı adına 2. golü atacak olan Benhur'a !
Evet tehlikeli hareket veya en fazla sarı kart olması gereken bir pozisyon sonrası hakem Bursaspor’u 10 kişi bıraktı.
Bursaspor eksik olmasına rağmen rakibin üstüne gitme gayretindeydi; ancak Burak, Kerem ve Bruno gibi oyuncuların da performansı önceki haftalardaki seviyeye pek çıkamıyordu.
Özellikle geçen senenin en etkili isimlerinden Burak Altıparmak’ın bu seneki düşüşü can sıkıcı. Bunun nedenleri artık araştırılıp çaresine bakılmalı.
Tim Matavz ise onların aksine istikrarlı (!) performansına devam ediyordu.
Bursaspor forvetsizlikten küme düştü, forvetsizlikten çıkamadı, yine aynı hata yapılıyor.
Yanlış bir transfer yapılmış bu çok belli. Israr edip Bursaspor’a daha fazla zarar vermenin alemi yok.
Batuhan veya Eren Matavz’ın yaptığı neyi yapamaz acaba?
En azından ara transferde gerçek bir golcü bulunan kadar -Kesinlikle bulunması gerekiyor- Matavz’dan çok daha faydalı olacakları kesin.
Ev sahibi ekip hırslı ve galibiyeti hedefleyen futbolunun karşılığını ikinci golle aldı.
Bursaspor ise her şeye rağmen rakibin üstüne gitme gayretindeydi.
Tam bu noktada Bruno ile kazanılan penaltı tam umutları yeşertecekti ki Teknik Direktör Bizati’nin oyuncu değişiklikleri geldi.
Tamam gerek Namık gerek Kerem gerekse Bruno o dakikaya kadar çok iyi değillerdi; ancak takımda şapkadan tavşan çıkarabilecek isimler de onlar sonuçta. Yerlerine girenler onlardan daha skora etki edecek adamlar olamayacağına göre o değişiklikler yanlıştı.
Bu tip oyuncular böylesi skorlarda yani gol lazımken çıkarılmaz.
Hakemin penaltıda çıkarmadığı kırmızı kart da ayrı bir fiyaskoydu.
Bursaspor’da bu maç özellikle İsmail Yüksek’in yokluğu çok hissedildi. Bir oyuncunun olmayışı bu kadar takımı etkiliyorsa bu sorun çözülmelidir.
Sahada bireysel olarak öne çıkan isim Luca Capan dışında pek yoktu; ancak aksayanlar vardı.
Kazanma hırsı ve motivasyonda yeterli seviyede olmayınca mağlubiyet geldi.
Hakem sonuca direkt etki eden hatalar yaptı. Hata olsa yine kabul edilebilir. Resmen art niyetliydi. Kocaelisporlu oyuncuları atmamak için ne gerekiyorsa yaptı.
Bu maçı galibiyet serisine küçük bir ara olarak kabul edip İstanbulspor maçı ile birlikte yeni bir seriye başlamak gerekiyor.