ONLARIN DA YAŞAM HAKKI VAR !

Tarık ÇAPÇI
Tarık ÇAPÇI

tarikcapci1963

ONLARIN DA YAŞAM HAKKI VAR !
28-03-2022
Mudanya'da yaşanan son köpek katliamının görüntülerini izleyince gerçekten çok ama çok üzüldüm.
Altı yaşımdan beri evimde köpek, kedi, kuş dostlarım oldu. 
Onların yanı sıra yaşadığım semtlerdeki sokak hayvanlarına da elimden geldiğince yardım etmeye çalıştım. 
Evlerdeki dostlarımızdan bahsetmeyeceğim bugün. 
Onların rahatı yerinde. Sokaktaklarda yaşam mücadelesi verenleri konuşalım bugün.
Mesela bir Cesur'umuz vardı. Evimizin karşısında yatardı. Rahmetli annemle beslerdik onu. Camdan sık sık bakar onu orada görünce kendimizi güvende hissederdik.  Heykel turuna çıkardı. bazen Setbaşı'nda falan karşılaşırdık. Beni görür görmez üzerime atlardı. 
Onu görünce kaldırım değiştirdiğim bile olurdu. Çünkü beni görünce peşime takılırdı bir dükkâna girsem kapıda beni beklerdi. 
Ramazanları Heykel'de kurulan eğlence alanına gider insan gibi izlerdi. Bir gün üzerine giden birine hırlamış. Belediye ekipleri alıp götürdüler, "Bir süre gözetim altında tutacağız sonra gelip alırsınız" dediler. Almaya gittiğimiz zaman bizi gördüğünde kafesin içinde zıplayışını hala unutamam.
Cesur 7-8 yıl bize dostluk yaptı. Ta ki belediye ekiplerinin tekrar almaya geldiğinde aşırı doz uyuşturucu iğnesiyle kucağımda hayatını kaybedene kadar. 
Şu an yaşadığım semtte de sokak köpekleri var. Liderleri de var. adı da Ateş. 
Heybetli yakışıklı bir erkek. O ve arkadaşları Boncuk, Kara her biri, bir otel önünü parsellemiş yatıyorlar. Saldırmayı geçtim, sesleri bile çıkmıyor.
Bir de Hüsnügüzel'in Jüliyet Hanım'ı var.
Ateş Reis, Boncuk ve Kara, her sabah evine dönen bir otel personelini evine kadar götürüp geri getiriyorlar. 
Yıllardır hemen her sabah oluyor bu ritüel. 
Anlayacağınız sokağımızın köpekleri, sokağımzın insanlarını korumayı adeta görev edinmişler.
Şı vefaya, aidiyete bakar mısınız lütfen. Pek çok insan da bu duygular yok ya da çok eksik.
Ateş, Boncuk, Kara ve Juliyet Hanım, topluma uyumlu ve yararlı bir şekilde hayatlarını sürdürüyorlar. 
Evet her sokak köpeğini potansiyel katil gibi göstermek isteyenler karşı Cesur, Ateş ve arkadaşlarını anlatmak istedim. 
Sonuç olarak onlar sokak köpekleri ve onların da barınaklarda olması gerektiğini savunanlar var. 
Hiç bir zararları yok; ama birileri onları sevmiyor diye ömürlerini kafes içinde geçirsinlermiş !
Bakın onlar barınaklarda mutlu olamıyorlar.
Geçenlerde Osmangazi Belediyesi'nin barınağına gittim. 
Tüm yetkilileri tebrik ediyorum, çok güzel bir tesis yapmışlar. Hayvanlara çok iyi bakıyorlar. 
Ancak o hayvanlar bizi gördüklerinde tellere tırmanıp dışarı atlamak ve bizimle gelmek için kendilerini yırtıyorlardı. 
Evet tesis mükemmel, çalışanlar işlerinde çok iyi; ancak sonuç olarak tutsak olmak istemiyorlar. 
"Sokak köpekleri toplanıp barınaklara konsun" diyenler gidip o barınaklardaki köpeklerin halini bir görsün.
Bir de berbat koşullardaki barınaklarlar var onlara hiç girmiyorum. Resmen ölüm kampı gibiler.
Sözün özü Bir gün karakolda kalsa delirecek olan insanların, sokağa çıkma yasaklarında evlerine hapsolduklarında bunalıma girenlerin "Köpekler ömür boyu kafeslerde yaşasın" demeleri kabul edilebilir gibi değil.
Daha da kötüsü var. Sokak hayvanlarını öldüren ruhu bozuklar var.
Birazcık empati yapmanızı rica ederek devam etmek istiyorum. 
Düşünsenize ALLAH tarafından köpek olarak yaratılmışsınız ve sokaklarda yaşıyorsunuz. 
Sokaklarda soğukla, karla, kışla, yağmurla ve birçok tehlike ile mücadele ediyorsunuz. 
En büyük mücadeleniz ise karnınızı doyurmak ve bunun için her gün 15-20 Km yol yürümek zorundasınız. 
Yavrularınınız varsa bir de onların karnını doyurmanız gerekiyor. 
Bir gün bir sokak arasında sizin için bırakılmış yiyeceklerle karşılaşıyorsunuz ve mutlulukla, sevinçle yemeye başlıyorsunuz; ama kısa bir süre sonra karnınızda dayanılmaz sancılar hissediyorsunuz.
Aynı şekilde yavrularınız da çırpınmaya başlıyor.  
Ağzınızdan burnunuzdan köpükler geliyor, acılar için de titreye titreye saatlerce can çekiştikten sonra ölüyorsunuz. 
Yavrularınız da aynı şekilde çırpıma çırpına can veriyor.
Ya da yuvada sizi bekliyorlarsa bir daha geri dönemediğiniz için açlıktan veya mama aramak için dışarı çıkıp ezilerek ölüyorlar.
Bunlara sebep olan ne peki?
İnsanlıktan nasibini almamış, sevgisiz, taş kalpli, dünyanın sadece insanlara ait olduğunu sanan egoist, kendine insan diyen; ama insanlıkla alakası olmayan kişiler.
Bakın ALLAH'ın verdiği o canları alanlar hem o masumlara yazık ediyor. Hem de milyonalarca hayvanseveri çok; ama çok üzüyor.
İnanın zehirlenen veya eziyet edilen köpek görüntülerini gören hayvanseverler mahfoluyorlar.  
Bir yakınını kaybetmiş gibi acı hissediyor insan.
Hayvanların duygularını önemsemeyenler hayvanseverlerin yani bizlerin de duygularını da önemsememiş oluyor.
Bizlerin sevgisine saygı duymayanlar, kendi sevgilerine saygı duyulmasını nasıl bekleyebilir ki ?
Hiçbir insanın korktuğu için veya sevmediği için bir sokak hayvanına eziyet etme, hele hele öldürme hakkı yoktur.
Aslında korkmak, kendi güvenliği veya çocukların güvenliği falan bahane. 
Sadece ve sadece sevmedikleri için, onların etrafta olmasını istemedikleri için sokak hayvanlarına düşmanlık ediyorlar.
SALDIRGAN OLANLAR TOPLANSIN
Tabi ki saldırgan olanlar toplanmalı. 
Durduk yerde, kendisine birileri müdahale etmeden, korkutulmadan, üzerine gidilmeden saldırganlık gösterenler tabi ki barınaklara götürülüp gözetim altına alınmalı ve bir daha da sokağa salınmamalı. 
Ancak bu hiçbir saldırganlık göstermeyen, sokaklarda yaşam savaşı veren bir köşede uyuyan köpeklerin toplanmasını istemek kabul edilebilir ve anlaşılabilir bir şey değil.
"Hangisi saldırgan nereden bileceğiz?" diyenler için de şunu söyleyebilirim.
 İnsanların da hangisinin tehlikeli olduğunu bilmiyoruz; herkesi toplayıp hapse atamıyorsak, bunu sokak hayvanları için de yapamayız.
MEDENİ ÜLKELERDE SOKAKLARDA KÖPEK YOKMUŞ !
Evet medeni ülkelerde sokaklarda pek köpek göremezsiniz bu doğru. 
O medeni ülkelerde göremeyeceğimiz birçok olumsuzluğu ülkemizde yaşarken ve hiçbirine ses çıkmazken, düzeltmek için bir şey yapılmazken, söz konusu köpekler olunca birden medenileşenlerin samimiyetleri ortada.
Her türlü medeniyetten uzak davranışın veya olayın düzelmesi için en ufak bir girişim yapılmazken köpekler konusundaki bu medeni hassasiyet ! takdire şayan ! Önce çok daha önemli diğer işleri düzeltelim de sokaklardaki canlar için sonrasında en uygun çözüm bulunur elbet.
İNSANLARA YASAKLAR KOYABİLİYOR MUYUZ?
Köpekleri sokaklarda istemeyenlerin bir argümanı da "İnsan hayatı, ve çocuklarımız tehlikede" şeklinde. 
İnsan hayatı ve Çocukların önemi, can güvenliğinin önemi inkâr edilebilir mi hiç? 
Onlar hayatın anlamı, her şeyimiz; ancak çocukların başına gelen kötü şeylerin tamamına yakını insanlardan kaynaklanıyor. 
Köpekler kimseyi takip edip apartman girişinde bıçaklayarak öldürmüyor.
2-3 yaşında çocuklara en adi şeyleri yapan da köpekler değil.
Minibüste son kalan genç kızın kollarını keserek katletmiyorlar.
Villanın birinde parçalara ayırıp çöp konteynırına atmıyorlar. 
Çocuğunun önünde annesinin gırtlağına bıçak sokup öldürmüyorlar. 
Eşinden ayrılan birçok kadın köpekler tarafından değil, eşleri yani insanlar tarafından bu hayattan koparıldı.
Gençlerimizi uyuşturucuya köpekler alıştırıp hayatını mahvetmiyor. Tecavüz edip geleceğini karartmıyorlar. 
Bunları yapan biz insanlarız. 
Peki kendimize yasaklar koyabiliyor muyuz?
Mesela çocukların okuduğu okullara, oynadığı sokaklara yabancılar giremez diyebiliyor muyuz?
İnsanın da hayvanın da masumu özgür kalır, kalmalıdır çünkü. 
İnsanların küçük bir kesimi suç potansiyeline sahip diye nasık bütün insanları cezalandıramıyorsak bunu sokak hayvanları için de yapamayız.
Bugüne kadar binlerce çocuk sokak aralarında araçlarca ezilerek hayatını kaybetti. 
"Araçlar sokak aralarına girmesin, çocuklar eziliyor" diyen kimseyi duymadım ben bugüne kadar.
Zaten böyle bir şeyi demenin mantığı yok.
Evet bugüne kadar yüzbinlerce çocuk araçlar tarafından sokak aralarında ezilerek öldürüldü veya sakat bırakıldı.
Neden bir kişi bile çıkıp araçlar yasaklansın diyemiyor?
Böyle bir şey denemez çünkü saçma olur.  Hayatın akışına aykırı ve uygulanabilir bir şey değil.
O zaman gücümüz köpeklere mi yetiyor?
Evet  tekrar soruyorum. 
İnsanların başına gelen milyonalarca kötü şeyin arasında milyonda bir bile sorumluluğu olmayan köpeklere mi gücümüz yetiyor?
O yüzden kimse sokak hayvanları konusunda güvenlik falan diyerek ajitasyon yapmasın, inandırıcı olmuyor.
Çocuklarımızı, gençlerimizi, kadınlarımızı yukarıda saydığım tehlikelerden koruyalım önce. 
Valhasıl kelam Lütfen ama lütfen herkes sokak hayvanlarının özgürce yaşam hakkına ve hayvanseverlerin onlara olan sevgisine saygı duysun.  
Kimsenin ALLAH'ın yarattığı canları tutsak etmeye, canlarını almaya ve biz milyonlarca hayvanseveri üzmeye hakkı yok.
ÖNCEKİ YAZILARI
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?