Bursaspor mutlak kazanması gereken maça 20 bine yakın taraftarının muhteşem desteğini arkasına alarak çıkmıştı.
Mustafa Er de gereken skoru alabilmek için tam bir hücum kadrosu sahaya sürmüştü.
Maçın başlaması ile birlikte Bursaspor tüm hatlarıyla rakibin üstüne gitmeye başladı.
Metin Diyadin yönetimindeki Ankara temsilcisi ise kapanarak, zaman geçirerek kazanmak adına hiçbir şey yapmadan 1 puana razı bir şekilde sahadaydı.
Bursasporlu oyuncular bu sezon pek göremediğimiz bir hırs ve mücadele ile rakibin üzerine giderlerken ister istemez “Bu hırsı geride kalan maçlarda gösterseydiniz şu an Bursaspor bambaşka bir yerde olurdu” diye içimden geçiriyordum.
Bursaspor ilk yarıda sürekli ve hızlı bir şekilde rakip kaleye gitme peşindeydi; ancak rakip oyuncuların yerinde müdahaleleri, yaşanan top kayıpları, ceza sahası içinde çoğalamama nedeniyle istediği golü bulamadı.
Tabi burada oyuncu kalitesi de her zamanki gibi en önemli etkendi. Sadece, istemek, hırslı olmak da yetmiyor.
O topu doğru şekilde dürtecek kalitede ayakların eksikliği yine hissediliyordu.
İkinci yarıda da değişen bir şey yoktu.
Oyunun temposunu ve kontrolünü elinde tutan, sürekli gol arayan, saldıran taraf Bursaspor’du; ancak adeta kale önüne etten duvar ören G.Birliği ve Bursaspor'un kronik hastalığı final paslarındaki beceri eksikliği atakların gollük pozisyona dönüşmesini engelledi.
Oyunu bu kadar rakip sahada oynayan bir takımın gollük pozisyona girememesinin nedeni tamamen yetersiz oyunculardan kurulu bir takım olmasıydı.
Bu arada Bursaspor kenar yönetiminin oyuncu değişikliklerine de anlam veremedim.
Mutlak gol atman gereken maçta Eren Güler kenarda dururken, Ramazan ve Furkan'ı oyuna almanın ne anlamı var?
Bursaspor 90 dakika ablukaya aldığı rakip kalede doğru düzgün net bir pozisyon bulamayınca golle de buluşamadı ve mutlak kazanması gereken maçtan iki puan kayıpla ayrıldı.
Yaşanan kayıp Bursaspor'un işini kalan haftalar için daha da zorlaştırdı. Mucizelere bıraktı desek de yanlış olmaz.
Üstelik bu tip yani mücadele seviyesi yüksek maçlarda yaşanan puan kayıpları oyuncuları mental olarak yorar ve geriye atar.
Zaten zar zor motive edilen bu oyuncu grubunun tekrardan toparlanmaları oldukça zor.
Sonuç olarak yapacak bir şey de yok, son ana kadar mücadele etmekten başka çare de yok.
Ancak ligin sonucu belli olduktan sonra tabi ki yapacak çok şey var.
İlk sırada da Bursaspor'un bu duruma düşmesine payı olan kim varsa yapıp elini ayağını bu kulübün üstünden çekmeli, çekmeyenler çektirilmeli.