BTSO'nun, Bursa'nın en büyük markası Bursaspor'a vermesi gereken destek yine gündeme geldi. Gerçi doğal olarak gündemden pek düşmüyor.
Bursalıların tercihi ile makam mevkii sahibi olmuş kişiler şehir halkının isteklerine kulak tıkama hakkına sahip olmadıklarını bilmeliler. Bursalılar da Bursaspor'un bu durumdan kurtarılmasını istiyor.
Bunun nasıl olacağı konusunda fikirler çok.
Son olarak Bursaspor'un Efsane Kaptanlarından Beyhan Çalışkan, Serkan Yetişmişoglu ile yer aldığı programda BTSO ve Bursaspor ile ilgili düşüncesini ifade etti.
Ben de aynı perspektifte ama biraz daha geliştirilmiş halde bu konudaki fikrimi sizlere ifade etmek istedim.
Şehir Bursaspor’u kurtaracak imkanlara fazlasıyla sahip; ancak bu organizasyonu doğru yapamadığımız için kulüp bu noktaya geldi.
Yıllardır yaptığımız gibi karşılıksız destek isteyerek olmuyor, olmayacak da.
Ayrıca insanlar Bursaspor’a verecekleri paranın başarısız olmuş eski başkanların cebine gitmesinden rahatsızlar.
HAYDİ ALİ BAŞKAN !
İşte bu yüzden önce Ali Ay başta olmak üzere Bursaspor’dan alacağı olan eski başkan ve yöneticiler öncü olup fedakarlık etmeliler.
Alacaklarının tamamı olmasa bile en azından yarısını silerek Bursaspor’un kurtuluş yolunun önünü açmalılar.
Ben Ali Ay’ı tanıdığım için iyi niyetinden şüphe duymuyorum.
Ancak camianın büyük bir bölümü benimle aynı görüşte değil.
Bu da bir gerçek. O yüzden Ali Başkan’ın bir iyi niyet göstergesi olarak bu fitili ateşlemesini çok ama çok önemli ve gerekli.
SONRA SIRA BTSO’DA
O ve diğerleri bu iyi niyeti göstersinler ki camia ve sözü geçecek isimler de iş dünyasına “Hadi bakalım sıra sizde” diyebilsin.
Ama ifade ettiğim gibi bu karşılıksız olmasın.
Bursaspor da destek verecek kuruluşlara bir şeyler versin.
55 bin üyesi olan BTSO’nun her üyesinden aynı miktarda para almak pek olası ve mantıklı değil.
Zira çok küçük ve kendi yağında kavrulan işletmeler var.
Onun yerine her sene açıklanan Bursa’nın en büyük 250 firmasından 5’er veya ilk 1000 firmadan 1,5 milyonar Lira talep edilse bunun karşılığı olarak da kulübün sahip olduğu değerler ve ürünler o firmaların hizmetine sunulsa nasıl olur?
PEKİ NEDİR O DEĞERLER VE ÜRÜNLER?
-Tabii en başta şirketleşme gerçekleştiğinde kulüp hisselerine sahip olabilirler
-Yüzüncü Yıl Atatürk Stadı’ndaki localar
-1963 Tribünü
- VIP Tribünü
-Stat içi reklam panoları
-Stat dışı reklam panoları ve Timsah ağzına yapılacak digital ekran reklamları
-Özlüce Tesisleri reklam panoları
-Vakıfköy reklam panoları
-Bursaspor Youtube kanalı reklam kuşakları
Kulüp internet sitesi reklamları
-Bursaspor Dergisi reklam alanları
-A Takım forma reklamları
-Altyapı forma reklamları
-Bursastore Mağazası’nda satılan formalarda ve ürünlerde reklamlar
-Kulüp Kurumsal üyeliği
-Belediyenin Bursaspor’a destek olan kuruluşlar için kentin stratejik noktalarında tahsis edebileği yerlerde digital reklamlar…
Bunlar daha da artırılabilir.
Düşünün bu 250 veya 1000 firmadan birisiniz ve bu imkanlardan ve reklam alanlarından mesela 5 yıl boyunca dönüşümlü olarak faydalanabiliyorsunuz.
Sizin için çerez parası olan bir miktar veriyorsunuz ve ülkenin en büyük şehirlerinden birinde ve yine en popüler futbol kulüplerinden birinde reklamlarınız dönüyor, locanız oluyor ve kulübü kurtaran firmalardan biri olarak adınız tarihe geçiyor.
Az şey mi bu?
LİDER LAZIM !
Kesinlikle her iki tarafında kazançlı çıkacağı ama Bursaspor’un kurtuluşuna ortak olan firmaların çok daha kazançlı çıkacağı bir alışveriş bu.
Olmayacak şeyler değil bunlar.
Sadece liderlik edecek, organizasyonda çalışacak birileri lazım.
O birileri var mı?
Kesinlikle var.
Ama dost meclislerinde Bursaspor’la ilgili kendilerine ulaşan destek isteklerinden bunaldıklarını da ifade ediyorlar.
Ancak bu veya buna benzer bir organizasyon yapıp sorunu kökten çözüp hem kendilerini hem de Bursaspor’u kurtarabilirler.
Aksi taktirde Bursaspor küçük düşmeye, Bursalılar üzülmeye, onların da başları ağrımaya devam eder.
Gökmen Çayır 10 ay önce
Gökmen Çayır 10 ay önce