Responsive Navbar with Sidebar
DOLAR 35,9965 EURO 37,3962 STERLİN 44,7371 GRAM ALTIN 3.310,71 BIST 100 9.842,15 BITCOIN $96.450
Facebook TwitterX Instagram YouTube

Arama Haber Code Logo Arama
Advert
Advert

Uçaklar 100 mililitrelik sıvıyla düşürülebilir mi?

Giriş: 2025-01-28 18:24:00 | Güncelleme:
Paylaş

Havalimanlarında uçak yolcuları için uygulanan güvenlik önlemlerinin çok mu abartıldığı konusu yıllardan beri tartışılır. 100 mililitreden fazla sıvı yasağı, ayakkabı ve kemerlerin çıkarılması gibi yasakların gerekli olup olmadığını bu konuda uzman bir isme, TAV Özel Güvenlik Hizmetleri A.Ş Genel Müdürü ve Güvenlik Servisleri Organizasyon Derneği (GÜSOD) Başkanı Turgay Şahan’a sorduk. İşte anlattıkları. 

- Uçaklarda sıvı yasağı ilk nerede ve ne zaman başladı. Bütün dünyada uygulanması nasıl gerçekleştirildi?

“Uçaklarda (kabinde) sıvı kısıtlaması uygulanması ilk kez Ağustos 2006’da İngiliz polisinin bir terör saldırısını engellemesiyle gündeme geldi. Terörist grup, 500 ml’lik içecek ambalajlarına gizlenmiş hidrojen peroksit bileşenli patlayıcılarla Amerika ve Kanada’ya gidecek 10 transatlantik uçuşu hedef almayı planlıyordu. Bu girişim, İngiliz yetkililerce raporlandıktan sonra, Amerika Ulaştırma Güvenlik İdaresi (TSA) İngiltere’nin uyguladığı kısıtlamalara eşlik ederek Amerika çıkışlı uçuşlarda da sıvı kısıtlamalarını devreye soktu. Başlangıçta, TSA tüm sıvı, jel ve aerosollerin kabin bagajında taşınmasını tamamen yasakladı. Ancak yaklaşık bir ay sonra, bu yasağı yumuşatarak, 100 ml veya daha küçük kaplardaki sıvı, jel ve aerosollerin şeffaf, yeniden kapatılabilir 1 litrelik plastik torbalar içinde taşınmasına izin verdiğini duyurdu. Avrupa Birliği, 6 Kasım 2006 tarihli 1546/2006 sayılı tüzükle, kabin bagajlarında sıvı kısıtlamalarını uygulama kararı aldı. Bunu, Uluslararası Sivil Havacılık Organizasyonu’nun (ICAO) 1 Aralık 2006’da yayımladığı bir yazı izledi. ICAO, tüm üye ülkelerin 1 Mart 2007 itibarıyla sıvı kısıtlamalarını uygulamaya koymasını tavsiye etti.

Bazı ülke ve bölgesel otoriteler Ağustos 2006’dan itibaren kendi yetki alanlarında sıvı kısıtlamalarını uygulamaya başlasa da, bu uygulamanın küresel çapta yürürlüğe girmesi ICAO’nun liderliğiyle gerçekleşti. ICAO'nun belirttiği tarih olan 1 Mart 2007, sıvı kısıtlamalarının dünya genelinde standart hale gelmesini sağladı.”

— Bir pet şişeyle uçaklara 100 ml. sıvı sokan kötü niyetli bir yolcu neler yapabilir? Somut bir örnek var mı?

“Patlayıcılar farklı formlarda karşımıza çıkmaktadır. Katı veya macun kıvamında olan C4, TNT ve PETN gibi askeri patlayıcılar, toz halinde olan kara barut gibi ticari patlayıcılar ve sıvı formda olan nitrogliserin, hidrojen peroksit ve nitro metan bu formlar arasında yer alır. Nitrogliserin, çarpmaya ve sarsıntılara karşı oldukça hassastır. Bu durum, sevkiyatını ve teminini zorlaştırır. Buna karşın, hidrojen peroksit bazlı patlayıcılar hem sevk hem de üretim açısından oldukça kolaydır. Ayrıca hidrojen peroksitin detonasyon hızı ve patlama etkisi, askeri bir patlayıcı türü olan TNT’ye eşdeğer düzeydedir.

Tarih boyunca sıvı patlayıcılarla gerçekleştirilen birçok terör eylemi yaşanmıştır. Örneğin, Aralık 1994’te El Kaide üyesi Remzi Yusuf ve beş kişilik ekibi, Pasifik üzerinde 12 Amerikan uçağını hedef alan bir eylem planı hazırlamıştır. Planın ilk testi Manila’da bir tiyatro salonunda yapılmış ve birkaç görevli yaralanmıştır. İkinci girişim, Manila-Tokyo seferinde gerçekleşmiştir. Remzi Yusuf, sıvı nitrogliserin içeren bir kontak lens solüsyonu şişesiyle saldırı düzenlemiştir. Patlama sonucunda bir Japon vatandaşı hayatını kaybetmiş, uçak ise Okinawa’ya acil iniş yapmak zorunda kalmıştır.

Uluslararası güvenlik örgütlerinin yaptığı testlere göre, 10.000 feet ve üzeri irtifada bulunan bir uçağın fiziksel yapısını bozup uçuşu imkânsız hale getirmek için yaklaşık 300 ml. sıvı patlayıcı yeterlidir. Daha yüksek irtifalarda bu miktar daha da azalabilir. Bu nedenle, Uluslararası Sivil Havacılık Otoriteleri, kabin bagajında sıvı taşımaya yönelik 100 ml. sınırını makul bir güvenlik önlemi olarak değerlendirmiştir.

 - Sıvı yasağının kaldırılabileceği gibi bir haber okudum. Yasak kalkar mı? Kalkarsa ne gibi önlemler alınacak? Uçakları bekleyen bir tehlike var mı?

“Sıvı kısıtlamalarının kaldırılması, uygulamanın ilk yürürlüğe girdiği tarihten itibaren sürekli olarak gündemde olmuştur. Ancak bu yasağın kaldırılabilmesi için, yerine konulacak güvenlik tedbirlerinin yeterli derecede etkili olması gerekmektedir. Bu doğrultuda, havacılık güvenliği ekipmanları üreten birçok firma çalışmalarını sürdürmekte ve çözüm arayışlarını yoğunlaştırmaktadır. Üreticiler, Bilgisayarlı Tomografi (CT) teknolojilerini yapay zeka ile birleştirerek sıvı kısıtlamalarını kaldırabilecek teknolojiler geliştirmeyi hedeflemektedir.

İngiltere’de bazı havalimanları, kullandıkları gelişmiş teknolojik cihazlar sayesinde sıvı kısıtlamalarını geçici olarak kaldırmıştır. Ancak kısa bir süre sonra uygulama tekrar devreye alınmıştır. Bu durum, kullanılan teknolojilerin henüz yeterli seviyede etkin olmadığını göstermektedir. Uluslararası Sivil Havacılık Otoriteleri, yalnızca etkinliği kanıtlanmış ve onaylı test merkezlerinden geçen güvenlik cihazlarının kullanıldığı havalimanlarında sıvı yasağının kaldırılmasına izin verecektir. Bu nedenle, standartlar karşılandığında uçaklar için ek tehdit oluşmayacağı değerlendirilmektedir.” 

(Devamı haftaya) 

Yorumlar

Diğer Yazarlar

Adil GÖKÇADIR
Atilla AKBAŞ
Atilla AKBAŞ
Av. Bahadır Yazıcı
Av. Mehmet SAĞIR
Av. Öztürk YAZICI
Bahar GÖRGÜN
Birgül YANIKLAR
Cem AĞ
Cevdet AKÇAKOCA
Dr. B. Bekir Candan
Dr. Mevci ERGÜN
Emin DİREKÇİ
Erdal ELBAY
Erdem SAKER
Erdoğan DOĞU
Eren ERTOKSÖZ
Erkan AKBALIŞ
Evrim TURGUT
H. Gül KOLAYLI
İlhan VARDAR
Kemal Mert UZUNSARI
Meftun TAYAN
Meral TÜRKEŞ
Musa Alioğlu
Mustafa ÖZKESKİN
Mürsel Öztürk
Özkan İRMAN
Seda ÇAPÇI
Semra BAYKAN
Şemsi GALFA
Tarık ÇAPÇI
Uzm. Psk. Başak Çağlar
Yalçın ARAS
Yüksel ÇİLİNGİR

Haber Arama