Bisiklet Bursa gündeminde

22-03-2016

Derginin giriş yazısında Sağlıklı Kentler Birliğinin de başkanı olan Sayın Recep Altepe bu konudaki görüşünü şöyle ifade ediyor;
İnsanların hareket etmesini ve dolayısıyla sağlığına katkı sağlayan, bunun yanı sıra çevreye de zarar vermeyen bir ulaşım aracı bisiklet. Avrupadaki bazı ülkelerin yıllardır kullandığı bisiklet, artık Türkiye yollarında da kendine yer bulmağa başladı. Biz yerel yöneticiler olarak özellikle çocuklarımıza ve gençlerimize bisiklet dağıtırken, diğer yandan da bisiklet yolları ve bisikletin diğer ulaşım araçlarıyla entegrasyonunu sağlayarak geleceğe ilişkin yatırımlarımızı sürdürmeliyiz.

Bu konuyu geçen hafta toplanan Büyükşehir Belediye Meclisinde dile getirdim ve tüm belediye başkanlarının dikkatine sundum, yanımda götürdüğüm Kentli dergisinin bu sayısındaki bisiklet olgusunu, verilen örnekler içinde gündemlerine almalarını rica ettim.

Onlara bisikletin artık sadece bir spor aracı olmadığını, NewYork, Paris gibi dünyanın dev kentleri dahil, gelişmiş ülke kentlerinde çok yoğun kullanılan bir kent içi ulaşım aracı olduğunu anlatmaya çalıştım.

Biliyorsunuz, Kentsel Dönüşüm projeleriyle yeni bir Bursa şekillenecek, Büyükşehir ve İlçe Belediyelerimiz yeni ve fakat sağlıklı bir kent oluşumu için kolları sıvamış durumda Bu dönüşüm, sadece bir yapılaşma dönüşümü olarak düşünülmemeli, içinde oluşacak yaşamın fiziki ve sosyal alt yapısının da, dünyanın gelişmiş kentlerinin ulaştığı özellikleri yakalaması hedeflenmelidir. Bu yapı içinde konutların yerleşimi paralelinde, yeşil alanlar, parklar, ticaret ve sanat yapıları vb. planlanırken, projelendirilirken, inşa edilirken, hiç şüphesiz yeni ulaşım modeli de sistemin akar damarı olacaktır.

İşte bu akar damar içinde, bugün insanlığın karşı karşıya olduğu İklim Değişikliği felaketine, elden geldiğince güçlü bir şekilde frene basacak kentsel yaşam işlevleri büyük önem taşımaktadır. Tabii bunların başında da, kent içindeki karbon salınımlarının frenlenmesi gelmektedir. İşte bu anlamda, atmosfere karbon pompalamada adeta ön sıralarda koşan kent içi ulaşım sisteminin yapısal değişimi önem kazanmaktadır. Aslında bu konuyu çeşitli vesilelerle bu köşede sizlerin değerlendirmesine sunmuştum, kentte yaşayanların kent içindeki hareketlerini ağırlıklı olarak, toplu taşım araçlarıyla, bisiklet ile ve de yürüyerek yapmaları gerektiğini, dünya kentlerinden örnekler vererek, vurgulamıştım. Bu sistemlerin kurulması ve işler halde tutulması, sadece kent yönetimlerinin sorumluluğunda olmadığını, kentte yaşayanların da, en az yönetimler kadar, sorumluluk taşımalarının gerekliliğini de

Aslında bu anlamda Bursada gelişmeler oluyor, raylı sistem ana hatları, kentimizin yoğun yerleşim alanlarını birbirine bağlayacak biçimde genişliyor, yani temel alt yapı oluşuyor. İşte gelin bu alt yapı içinde bisiklet yolu ağını da oluşturalım. Önümüzde, bu konuda ders çıkaracağımız çok kötü bir örneğimiz de var, Ertuğrul Kent-Özlüce Bisiklet Yolu Ağı

Bildiğiniz gibi Ertuğrul Kent benim dönemimde, 1994-1999 yılları arasında planlandı, projelendirildi ve inşaatına başlandı. Proje araç yolları paralelinde bisiklet yolu ağını da içeriyordu. Nitekim bugün o bölgeye gidin, çok güzel gelişmiş yerleşimler içinde bisiklet yollarının da yapıldığını görürsünüz, ama göstermelik yapılmış, kullanılmayan, istense de kullanılamayacak durumda. Bisiklet yolları, tretuvarlar içinde ayrı bir kaplama malzemesiyle oluşturulmuş, ama yol kesişme noktalarında kopuk, hatta üzerinden geçilemeyecek koşulda bırakılmış ve dolayısıyla hiç kullanılamıyor

Oysa çok küçük müdahalelerle, kesişme noktalarının trafik lambalarıyla donatılıp tamamlanmasıyla, hemen aktif kullanıma açılacak durumda

Evet bu iş yerel yönetimlerimizin görevi, bu vesile ile onları 20 yıllık bir hayali gerçeğe çevirmeye davet ediyorum, gelin Ertuğrul Kent-Özlüce Bisiklet Yolu Ağını işler hale sokun

Bu anlamda onların işi kolay, bugün başlasalar 3-4 ayda sistemi eksiksiz hizmete sokarlar. İşte o zaman bizim, yani bu bölgede yaşayanların zor işi başlayacak, günlük yaşam biçimlerini değiştirmek!!!
Günlük yaşamınızda işinize giderken özel arabanızı evinizin otoparkında bırakmak(!), bisikletinize binip BursaRay istasyonuna gelmek, bisikletinizi orada kilitleyip bırakmak, ki istasyonda bu düzen kurulmuş, işinize gitmek, dönüşte de istasyondan bisikletinizi alıp evinize dönmek, hatta Avrupalıların yaptığı gibi, bisikletin önüne büyük bir sepet yerleştirip, akşam eve giderken eşinizin siparişlerini de alıp götürmek Çocuğunuzu da okuluna bisikletiyle gidip gelmeye alıştırmak, gene bu konuda Avrupa kentlerinde uygulanan yöntem geliştirilir, okula başlayan çocuklara önce kullanacakları güzergahlarda gözlemciler eşliğinde eğitim verilir, ardından yaz/kış çocuğunuz bisikletiyle okuluna ulaşır

Bu bölgedeki bisiklet ağı, Uludağ Üniversitesi ve Görükle ile de bütünleştirilir ve sonuçta Bursa da etkin bir bisiklet kullanım kenti olma yolunda iri bir adım atmış olur

Gene Avrupa kentlerinden bir model çalma yapılır ve bölgeye bisiklet kiralama istasyonları yerleştirilir, örneğin Pariste 80 bin kiralık bisiklet halkın kent içi hareketlerinde kullanılıyor. Bu vesile ile Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Recep Altepeye ve Nilüfer Belediye Başkanımız Sayın Mustafa Bozbeye sesleniyorum, çok küçük dokunuşlarla bu sistemi işler hale sokabilirsiniz.
Ve tabii esas seslenişim, Özlüce-Ertuğrul Kent-Uludağ Üniversitesi-Görüklede yaşayan Bursalılara, haydi gelin çağdaş kentli olalım, bu anlattığım düzenin kurulmasını isteyelim, kurulunca da yoğun biçimde yaşamımıza yerleştirelim