Bir ticaret şirketi, diğer bir ticaret şirketini, bir sözleşme gereğince veya başka bir yolla hakimiyeti altında tutabiliyorsa, diğeri bağlı şirkettir(TTK m.195/1.b).
Bağlı şirket, hukuken bağımsız olmakla birlikte, ekonomik yönden iradesi hakim şirkete tabidir. Oysa,şirketler hukukunda asıl olan şirketin bağımsız olmasıdır. Ancak bu şekilde,şirket kendi iradesiyle bağımsız olarak karar alabilme ve yönetebilme yeteneğine sahip olabilecektir. Bu anlamda, şirketler topluluğu bunun bir istisnasını oluşturmaktadır. Şirketler topluluğunda bağlı şirket, hukuken bağımsız olmakla birlikte, ekonomik bakımdan şirketler topluluğunun menfaatine hareket etmekte olup, üçüncü kişilerle gerçekleştirmiş olduğu hukuki iş ve işlemleri kendi nam ve hesabına yapmaktadır.
Öyleyse, hakim şirket kavramına da bir açıklık getirilmesi uygun olur. Buna göre hakim şirket, en az bir başka ticaret şirketine hakim olan, o ticaret şirketlerinin karar alma süreçlerini tek başına belirleyebilmelidir. Şirketler topluluğunun ister salkım ister piramit görünümünde, bu yapıya hakim olan özne bir ticaret şirketidir. Örnek olarak, Anın hakim şirket olduğu bir şirketler topluluğunda, buna bağlı B bağlı şirketinin yönetiminde otomotiv ve C bağlı şirketin yönetiminde gıda sektöründe faaliyet gösteren ayrı grupların olması da mümkündür.Bu genişlikteki bir görünüm, şirketler topluluğuna olan güveni artırır ve krebilitesi bakımından da olumlu etki yapar.
Yasa koyucu sermayenin çoğunluğuna sahip bulunmayı bir hakimiyet (kontrol) aracı olarak kabul etmemektedir.
Şirketler topluluğundan söz edilebilmesi için, hakimiyetin var olması asıldır. Kontrol ölçütüne uygun olarak hakimiyetin var olup olmadığını saptayan araçlar TTKn un 195(1) madde fıkrası hükmünde gösterilmiştir.Söz konusu araçlar şunlardır:
1. Oy haklarının çoğunluğu
2. Yönetim kurulu üyelerinin çoğunluğu
3. Oy sözleşmeleri
4. Hakimiyet sözleşmesi
5. Payların çoğunluğuna sahip olma
6. Onu yönetebilecek kararları alabilecek miktarda paylarına sahip olma.
Hakimiyetin var olup olmadığının saptanmasında pay ve oy miktarlarının hesaplanmasının yöntemini ve yorumunu belirleyen TTKn un 196ncı madde hükmü emredici niteliği haizdir. Bu tespit,hakim ve bağlı şirket belirlenmesinde kilit role sahiptir.
Yürekten esenlikler ve içten saygılarımızı sunarız.
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?