5237 Sayılı Türk Ceza Kanununun (TCK) 6 (1) madde fıkrasında, silah deyiminden aşağıdaki hususların anlaşılması gerekir:
- Ateşli silahlar,
- Patlayıcı maddeler,
- Saldırı ve savunmada kullanılmak üzere yapılmış her türlü kesici, delici veya belirleyici alet,
- Saldırı ve savunma amacıyla yapılmış olmasa bile fiilen saldırı ve savunmada kullanılmaya elverişli diğer şeyler,
- Yakıcı, aşındırıcı, yaralayıcı, boğucu, zehirleyici, sürekli hastalığa yol açıcı nükleer, radyoaktif, kimyasal, biyolojik maddeler.
Silahın bir suçun temel veya nitelikli şekline ilişkin unsur oluşturduğu hallerde, kullanılan aletin işlenmesi kastedilen suç açısından da uygun ve elverişli olması gerekir. Çünkü bir nesne, bir suçun işlenmesi ile ilgili olarak elverişli silah niteliği taşırken, başka bir suç açısından bu niteliği haiz olmayabilir. Örneğin; sopa, taş v.s. gibi eşya kasten yaralamada (TCK m.86/2). elverişli silah iken devletin güvenliğine karşı örgüt kurmada (TCK m.314) elverişli değildir.
Üstte belirtilen fiilen saldırı ve savunmada kullanılmaya elverişli diğer şeyler den nelerin silah sayılıp sayılmayacağına, ceza davasının yargılamasını yapacak olan hakim tarafından karar verilir. Bunun için ayrıca bilirkişi incelemesi gerektiren olayların olabileceği inancındayız. Esasen Yargıtay içtihatları da bu yöndedir.
Günümüz medyasında şu ilginç haber yayımlanmıştır:
Denizlinin Honaz ilçesi Haydar mahallesinde oturan 38 yaşındaki Hasan Güzel, üst katta oturan annesi 62 yaşındaki Şenay Güzelin evine giderek tartıştı. Ailevi sebeplerle çıktığı belirtilen tartışma esnasında anne Şenay Güzel, ayağındaki terliği oğluna fırlattı. Terliğin isabet etmediği Hasan Güzelin polise giderek annesinden şikayetçi olması nedeniyle Şenay Güzelin polise giderek annesinden şikayetçi olması nedeniyle Şenay Güzelin ifadesi alındı.
Olayın adliyeye intikal etmesi üzerine Cumhuriyet savcısı, anne Şenay Güzel hakkında Türk Ceza Kanununun 86 ncı maddesi uyarınca kasten basit yaralamaya teşebbüs suçundan iddianame hazırladı. Denizli 6. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen iddianamede şüphelinin kasten basit yaralamaya teşebbüs suçundan 2 ila 5 yıl arasında hapisle cezalandırılması istendi.
Söz konusu iddianamenin hukuki nitelemesinin, davanın görüldüğü mahkeme hakimine ait olacağı açıktır. Bu nedenle, kesinleşmiş bir yargı kararı olmaksızın, kamu oyunda atılan terliğin silah sayıldığı yolundaki anlatımların yerinde olmayacağı inancındayız.
Ancak; haberin içeriğinde bir annenin terliğini oğluna atmasından sonra, hakkında evladın şikayetini düşünecek yok mu!
Yürekten esenlikler ve en içten saygılarımızla,
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?