Hatta diğer ikisinden çok daha önemli, verimli tarım topraklarının yok edilmesi
Geçen hafta değerli köşe yazarımız Ersel PEKER köşesinde, Bursaya yapacağınız en hayırlı hizmet bu olacaktır başlığı altında, Bursanın sorunlarının başında iki konunun geldiğini, birinin trafik, diğerinin ise çevre kirliliği olduğunu, verdiği örneklerle paylaştı bizlerle.
Yazısına şöyle devam ediyordu;
Özellikle kış aylarında hava kirliliğinin iki katına çıktığı bilimsel verilerle ortaya konuyor.
Hava ve çevre kirliliğinde, geçmişte plansız şehirleşme ile gelen başıboşluk bugün yaşamını tehdit eder hale gelmiştir.
Bu açıdan ele aldığımızda Büyükşehir yasasının ne kadar önemli olabildiğini görebiliyoruz.
Şöyle ki, Kayapa, Hasanağa, Çalı, Barakfakih, Yenice, Kurşunlu gibi belde belediye yönetimlerinin, sırf bölgelerine fabrika kurulsun diye, sonuçlarını düşünmeden, sanayileşmeye topraklarını açmasının bugün bedelini ödüyoruz
Yazısının devamında, bu bedelin, başta kanser hastalıkları, olmak üzere insan sağlığını tehdit ettiğini vurguluyor ve bu kentte yaşayan her canlıyı ilgilendiren hayati önem taşıyan konunun üzerine kararlılıkla gidilmesi Bursaya yapılan en hayırlı hizmet olacaktır, diyerek konunun önemini hepimizin dikkatine sunuyordu.
Bu yazıyı okurken, sizlere bu köşede çeşitli vesilelerle yazdıklarım gözlerimin önünde canlandı ve sevgili Ersel PEKERin vurguladığı tehditlerin, bu topraklar üzerinde yaşayacak insanların sadece bu gününü değil, geleceğini de etkileyeceğini düşündüm.
Adı geçen beldelerde üstüne fabrikaların kurulduğu toprakların tamamı, yer küre üzerindeki tarım toprakları sınıflaması içinde, verimi yüksek birinci sınıf topraklardır ve hepsi ülkemizin parasıyla yapılan barajlar ve sulama tesisleriyle sulanmaktadır ve bölgemizin dört mevsim iklim koşulları içinde, yıl boyu sebze/meyve üretimi için çok uygun koşullara sahiptir.
İşte sahip olduğumuz bu doğa hazinemizin ne yazık ki farkında değiliz ve bu hazineyi yok etme hakkına da sahip değiliz, bu topraklar üzerinde, dünya var olduğunca yaşayacak insanların da bu topraklardan besleneceğini unutuyoruz.
Havayı kirletmenin çok daha önemli bir evrensel zararı var, biliyorsunuz, İklim Değişikliği, ne yazık ki Türk toplumu olarak insanlığın yüz yüze gelmeğe başladığı bu felaketin de farkında değiliz.
Aslında, dönemimde Bursalılarla kol kola girerek hazırlanan ve Bursanın Anayasası adını koyduğumuz 2020 Çevre Düzeni Planı bahse konu ettiğimiz toprakların, Korunacak Tarım Alanları olarak sınırlarını çizmişti ve topraklar tarım dışı kullanımlara kapatılmıştı. Ne yazık ki planın yapılması da işe yaramadı, bugünlere bu değerlerimiz yok edilerek gelindi.
Eğer geleceğimize güvenle bakmak istiyorsak, önce Bursa halkı olarak havamızı kirletmeme, topraklarımızı yok etmeme bilincine sahip olmalıyız, sonra da Büyükşehir Belediyemiz yanlış yapan herkesi cezalandırarak bu bilinci güçlendirmeli
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?