Güneş enerjisi...

Dünya ülkeleri, biz henüz değil, insanlığın karşı karşıya gelmekte olduğu doğa felaketinin, iklim değişikliğinin, ciddi olarak farkına varıyorlar, belki durdurmak mümkün değil ama, yavaşlatmanın yollarını gündemlerinin ön sıralarına yerleştiriyorlar.
İşte bu anlamda atılan adımlardan biri, enerji üretim sistemlerinde güneş enerjisi kullanımını yaygınlaştırmak oluyor.
Bu anlamda yapılan araştırmalar, 2016 yılında küresel güneş enerjisi kullanımı, bir önceki yıla göre yüzde 50 artışla, 300 GW'ı geçtiğini gösteriyor.
Sadece Çin, bu potansiyelini 77GW'a ulaştırırken, 2017 yılında 100 GW'ı yakalamayı hedefliyor.
2016 yılında ABD'nin güneş enerjisi gücü 13 GW, Japonya'nın 8,6 GW, AB ülkelerinin 6,5 GW arttığı görülüyor.
Hindistan'da 2016 yılında 5 GW artmasının ardından 2017 yılında 9 GW artış bekleniyor.
Almanya'da güneş enerjisi yatırımları için, Alman Kalkınma Bankası KfW destek programları başlatıyor, sistem kurulması için yapılacak yatırımların yüzde19'nu hibe olarak karşılıyor.
Fransa'da hükümet, güneş enerjisi sistemlerine ve hidroelektrik projelerine 9,3 milyar avro tutarında destek vereceğini açıklıyor.
Bu destek sayesinde güneş enerjisi kurulu gücünün 2600 MW, hidroelektrik kurulu gücünün de 60 MW artırılması bekleniyor.
Bu kapsamda ilk adım olarak, konut ve ticari binaların çatılarına, 100 MW'a kadar kurulu güce sahip güneş enerjisi sistemleri yerleştirilecek, ikinci adımda da 100 MW'ı aşan yatırımlar desteklenecek.
Her iki programın Fransa'ya yıllık maliyeti 440 milyon avroyu aşacak.
AB Komisyonu tarafından hazırlanarak 2014 yılında devreye sokulan güneş enerjisi destek programı halen sürüyor.
Bu program kapsamında yenilenebilir enerji sistemlerinin rekabetçiliğini artırma, elektrik üretim maliyetlerini düşürme, teknoloji gelişimine bağlı olarak yenilenebilir enerji potansiyeline sahip şirketlerin desteklenmesi gibi konular öne çıkıyor.
Doğal ve baraj göllerinin su yüzeylerine yerleştirilen güneş enerjisi santrallarında da çok hızlı büyümeler gözlenmektedir.
Bu santrallar kuruldukları su yüzeylerinde su buharlaşmasını azaltmada, yosun büyümesini yavaşlatmada ve kuraklık yaşayan bölgelerde içme suyu yatırımlarının gelişmesinde etkili oluyorlar.
Güneş enerjisi üretim alanında Bursa'da da örnek bir adım atılıyor, bir gıda firması fabrika çatısına yerleştirdiği 1 MW gücündeki güneş enerjisi panelleriyle 1400 MW saat elektrik üretimi yapıyor ve bu üretimle, sisteme yaptığı yatırımı 6,5 yıl içinde geri döndürüyor.
Bu arada Türkiye'de yeni bir güneş enerjisi panelleri üretim fabrikası Mersin'de kuruluyor ve ilk etapta yılda 400 MW kapasiteli kurulu güce sahip panel üretimini hedefliyor.
Üretilecek paneller 125 C dereceye kadar verimliliklerini kaybetmeden enerji üretebilecekler ve 35 yıllık garanti süresine sahip olacaklar.
Bu güne kadar Türkiye'de işletmeye açılan güneş enerjisi sistemleri 1076'a ulaştı, üretim kapasitesi de 750 MW'ı buldu.
Aslında yılın büyük bölümünde güneşi bol bir ülkeyiz, yaz aylarında güneşin sıcaklığı altında kavrulurken, bu ısıyı enerjiye çevirmek şansına sahibiz.
Umarım bu doğa varlığımızı faydaya dönüştürecek adımlar daha hızlı ve kapsamlı atılır….