USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

Mazeretim var! Hakim bey

19-12-2017

Avukat arkadaşlarımın, hukukçuların veya konuya vakıf olanların günlük mesleki yaşamlarında en sık dillendirdikleri sözcüktür.
'MAZERET'.

Öncelikle Arapça kökenli bir kelime. Şu şekilde yazılıyor.' Ma'zeret.' Türk Dil Kurumu'na göre ise karşılığı 'özür, bahane.' Ekşi sözlükte,' özür dilemek', 'affettirmek', 'yapılan ya da yapılmayan işin 'önemsiz' sayılması, 'geçti artık' denilmesi için ileri sürülen sebep.
Veya 'bişiler uydurmak' olarak tanımlanmakta. Hah tamam. Günlük hukuk yaşamımızdaki tam karılığını buldum. 'bişiler uydurmak'.
Gerçekten araştırılası yazılası bir husus.
Bugünüme denk geldi. Avukatların mahkemelere milyonlarca kez mazeret dilekçesi verdiklerini bilir misiniz? Veya değiştirelim, mahkemelerin avukatlardan nazikçe milyonlarca kez mazeret dilekçesi istediklerini.
Nasıl mı? Efendim, bilmem hangi mahkemenin pazartesi günü kırka yakın duruşma randevusu vardır. Avukatlar ve taraflar saat 08.30'dan 12.00'ye kadar serpiştirilmiş saatlerde mahkeme kapısında beklerler. Ama bir sürpriz vardır. O gün mahkemeye akacak hakim istirahatlidir, kesin tayin yapılmamıştır, kural olarak bir geçici hakim mutlaka tayin edilmiştir. Ama geçici hakimler bir başka mahkemenin dava dosyalarında duruşmalar yapmaya hiçç sıcak bakmazlar.
İşte o an koşuşturmalar başlar.
Adliyelerin emektar katip ve mübaşirleri tüm taraf ve Avukatlardan kendi hazırladıkları MAZERET dilekçelerini imzalamalarını isterler. Bir yerde danışıklı dövüş, bir nevi muvazaa yapılır.
Yalandan o
gün duruşmaya katılacak avukatın mazereti varmış gibi ilgili tüm avukatlara bu belge imzalatılmak istenir.
Yüzde doksan dokuzumuz da mecburen imzalar.
Geçici hakim de hiçbir fikri olmadığı kırk tane duruşmaya bakmaktan kendisini kurtarmış olur.
Sorun bu 'bişiler uydurmak' kağıdı olan mazeret dilekçeleri ile bu şekilde çözülmüş olur. Dilekçeyi vermezsen dava düşer.
Anlat müvekkiline anlatabilirsen!
Bursa barosu Avukatları Whats-up ta MAZARETİM VAR gurubu bile kurmuşlardır.
Hatta bendeniz dahil binlerce üyesi vardır.
Maksat o gün için hasta, mazeretli, tayini yapılmamış hakimlerin mahkemelerin listesini paylaşmak, avukatların o gün için boşuna mahkemeye gidip yorulmamalarını sağlamaktır.
UYAP denilen sistemde mazeret dilekçeleri elektronik ortamda verilebildiği için de esasen eski nesillerden şanslı bir meslek nesliyiz.
Müvekkillerimiz bir davada bir çok kez mazeret dilekçemizi görünce avukatının işi salladığını düşünebilir.
Valla öyle değil 'esasen' sistem bu.
Adalet bakanlığı teşkilatı böyle istiyor.
Mazereti olan çoğu kez dava hakimi ama mazereti varmış gibi dilekçeyi imzalamak durumunda bırakılan Avukatlar. Büyük bir ironi bu durum.
Ama alışılmış ve aşılması zor.
Öte yanda Bir avukatın gerek mesleki anlamda gerekse fiili nedenlerle (duruşmalarının o gün için aynı saate denk gelmesi çakışması veya hasta olması gibi) mazeret dilekçesi vermesi söz konusu ise de bu haller mahkeme hakimlerinin mazeret talepleri yanında azlıkta kalmakta.
Özetle, siz siz olun davanızda avukatınızın birden fazla mazeret dilekçesini görünce yanlış anlamayın. Sistem böyle kurulmuş, asıl mazeretli olan hakimlerin kurbanıyız bilesiniz.
Mazereti kabul etmez ille de duruşma yapılacak dersek ne mi oluyor?
Çoğu kez akşama kadart kapıda bekleyip, geçici hakimin duruşmayı erteleme kararını alıp uzaklaşmak.
Hangisi daha mantıklı?
Tabii ki MAZERETİM VAR demek :)
Saygılarımla.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?