USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

Rücuan tahsil davasında işveren vekili

20-02-2018

5510 Sayılı Sosyal Sigortalar VE Genel Sağlık Sigortası Kanununun (Kısaca 'SSGSK') 4/I. (a) ve (c) madde bentlerine göre sigortalı sayılan kişileri çalıştıran gerçek veya tüzel kişiler ile tüzel kişiliği olmayan kurum ve kuruluşlar işveren olarak tanımlanır (SSGSK m.12/I).
İşveren vekili ise; işveren adına ve hesabına, işin veya görülen hizmetin bütününü yönetim görevini yapan kimsedir. SSGSK'da geçen işveren deyimi, işveren vekilini de kapsar. İşveren vekili ve 4857 sayılı İş Kanununda tanımlanan geçici iş ilişkisi kurulan işveren, SSGSK'da belirtilen yükümlülüklerinden dolayı işveren ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumludur (SSGSK m.12/II).İş hukuku alanında işveren vekalet akdi ile değil, hizmet akdi ile bağlıdır. Hizmet sözleşmesiyle çalışan bir işveren vekili aynı zamanda işçi sayılabilir. Öğretide aynı kişinin hem işveren vekili hem de işçi olabilmesi mümkün görülmektedir. Örneğin, bir posta veya ekip şefi veya ustabaşı işçilere karşı işveren vekili olmasına karşın işverenin işçisidir.1
İşveren vekiline temsil yetkisi, hizmet akdinin yapılmasından sonra da verilebilir.(...)
İşveren vekili işin ve işyerinin yönetiminde yetkili bir kişidir. Bu şartları taşımayan bir kimse işyerinde pozisyonu ne olursa olsun işveren vekili olarak kabul edilemez. (...)
Ayrıca; işveren adına hareket eden ve işin ve işyerinin yönetiminde görev alan kişilerin birden fazla olmasının da önemi yoktur.2
Sigortalının iş kazası veya meslek hastalığına uğramasına birden çok kişinin birlikte kusurlarıyla neden olmaları durumunda teselsül hükümleri kapsamında bu kişilerin birlikte sorumlulukları vardır (6098 sayılı TBK m.61 ve 62). Bu teselsül sorumluluğu; işveren vekili için SSGSK m.21/I kapsamında ve üçüncü kişilerin ise SSGSK m.21/IV kapsamında kabul edilir.
Birden çok kişi birlikte bir zarara sebebiyet verdikleri veya aynı zarardan çeşitli sebeplerden dolayı sorumlu oldukları taktirde, dış ilişkide 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun (Kısaca 'TBK') 61 inci ve iç ilişkide ise, TBK m.62 hükmü uygulanır.
Yukarıdaki açıklamalar çerçevesinde; bir kimsenin işin ve işyerinin yönetiminin kişiliğinde gerçekleşmiş olması şarttır. Ancak, bu durumda yukarıda belirtilen teselsül sorumluluğuna tabi olur.
Yürekten esenlikler ve en içten saygılarımızı sunarız.

1-Aydemir, Murteza: Türk Hukukunda İşveren,
İşveren Vekili ve Alt İşveren Kavramları, İstanbul 1993, s.87
2-Cevdet İlhan Günay: İş Kanunu Şerhi, C.I,
Ankara 2006, s.118

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?