Özellikle iş yaşamında İİK 89 ihbarnamesini sanırım duymayan kalmamıştır.
Özetle, İcra İflas Kanunumuzda yer alan madde , icra takibinde borcunu ödememiş bulunan borçlunun alacak ve haklarına haciz konulmasıyla ilgili. Yani borçlumun borçlusu benim alacak dosyamın borçlusu olacaksa 89'da belirtilen prosedürü izlemek zorundayım.
Öncelikle icra takibi dosyasında alacaklı veya Avukatı talep açarak, şu kişinin veya kişilerin, şu şirketlerin bizim alacak dosyamızdaki borçlumuza şu kadar borcu var beyanında bulunur.
Talebi alan İcra müdürü o borçlunun o kişiden gerçekten alacağı var mı yok mu? kısmı ile ilgilenmez ve de ilgilenemez.
Dosya ile İlgisiz o üçüncü kişiye o meşhur '89 ihbarnamesi' ni tebliğ ettirir.
89 ihbarnamesiyle ilk kez karşılaşan kişi veya şirket bir endişeye düşer, telaşeye yakalanır.
Doğru ya ne işi vardır icrayla micrayla. Bir süre sonra o da anlar ki sistem bu. .
Eğer, ihbarı alan kişi veya şirket yedi gün içerisinde bu dosyaya itiraz dilekçesi koymaz ise, bir kez daha aynı türden tebliğle karşılaşır. Bu kez de itiraz süresini kaçırırsa üçüncü kez tebliğ gelir ve üçüncüde af yoktur.
Üçüncü tebliğ sonrasında artık 15 gün içerisinde bir menfi tesbit davası açmak, rakamların büyüklüğüne orantılı harç ve masraflar yatırmak ve borcu bulunmadığını ısbat etmek zorundadır.
Tebliğlerin üçünü de kaçırdın mı dosya borçlusu gibisindir. Parayı o dosyaya yatırmak zorundasın veya hacizlerle uğraşırsın.
Ödedikten sonra borçlundan alma hakkın saklıdır her zaman ama bu her zaman mümkün olmayabilir.
Tebliğlerde borçlunun üçüncü kişiden kaç paralık alacağı olduğu genellikle 'dosya borcu' olarak bildirilip adeta 'sallama yapıldığı' için borcun tümünden üçüncü kişi sorumlu olabiliyor.
Geçmişte ikinci tebliğ şartı yoktu ve özellikle tebliği alan, itiraz süresini geçiren banka, şirket ve hatta vatandaşların canı çok yanmıştı.
89 ihbarnamelerine nasıl itiraz etmeli?
Eğer, tebliği alan üçüncü kişinin borçluya o kadar borcu gerçekten varsa sorun yok.
Üçüncü kişi gider icra müdürlüğüne beyan verir evet borcum var şu kadar ve ödüyorum bu dosyaya.
Bu şekilde üçüncü kişinin borçluya borcu da sona ermiş olur, bir nevi borcunu bankadan havale edip ödemiş olmak gibi bir durum.
Ama üçüncü kişinin borçluya borcu yoksa (ki genellikle bu 89 ihbarnameleri çok kez maalesef ki OLTA tabiri ile üçüncü kişilere gönderilir.)
Bu kez üçüncü kişinin dilekçe ile başvurması, mutlaka başvurduğuna dair belge almasını tavsiye ediyoruz.
Aman dikkat!
Yasa ve Yargıtay kararlarına göre, itiraz üzerine alacaklının müracaatında açılan davada üçüncü kişinin borçluya borcu olduğu ısbat edildiğinde hapis cezası yanında tazminat da söz konusu.
Bir kaçış noktasını da buradan TÜYO olarak vereyim.
Eğer itirazı yapan bir Avukat ise müvekkilinin aleyhine ceza davası açılamıyor.
Bu nedenle bir ceza davası ile karşılaşmamanız ve yersiz yere uğraşmamanız için 89'lara Avukat vasıtasıyla itiraz etmeninizi önereceğim.
Tabii ki bu işin de maliyeti var.
Kasıtlı veya haksız yere üçüncü kişilere ihbarname gönderenler de çoğaldı ve üredi.
Bu konuda yasal boşlukların ve idari/disiplinel kuralların gevşek olduğunu belirtmekle yetineceğim.
İşe yaraması dilekleri ile son noktayı koyalım.
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?