Enflasyon, faiz döviz ve fiyat istikrarı . Bugünlerde dertli mi dertli olduğumuz dört şey.
Tükettiğinden az üretmenin ve kazandığından fazla harcamanın , yanı sıra geniş anlamda güven kaybının acılarını cezasını hep birlikte çekmeye devam ediyoruz özetle. KGF kredilerinin seçim yatırımı olarak sunulmasının ardından genişleyen kredi hacmi şimdilerde sancı üzerine sancılar çekmekte.
Bankalar piyasaya, sanayiciye tacire yeni krediler üretmekte doğal olarak isteksiz mi isteksiz. Hazıra dağ mı dayanır.? Hele inşaat piyasasına yakınsa işiniz potansiyel suçlu muamelesine hazır olunması gerek. Elbette ki bu ortamda ne bankaları eleştirmek realiteye göre akılcı, ne de diğer dış faktörleri.
Ayak , Yorgan, ebita, borçlanma oranı ve araçları, finans yönetimi , ödemeler dengesi, siyasi sosyal istikrarsızlıkları hesaba katma velhasıl 'basiretli tacir' davranışlarını risk faktörlerine tercih ve emanet etmenin , bozulan ödemeler dengesinin sonu da hayatiyeti devam ettirebilmek için tek çıkış çare 'Hukuki yollar' aramada noktalanıyor.
Piyasalarda bir kısım sanayici, tacirin mevcut ekonomik konjüktüru bahane edip basiretli tacire yakışmayacak davranışlar içine girerek borçlarını ödemediği konuşuluyor.
Olasıdır. Ancak hayatın olağan akışında isim yapmış köklü firmaların Konkordato taleplerinin temelinde yatan yukarıda bahsettiğim üzere finansal yol bulunamayınca hukuki yollardan başka çare kalmamasıdır.
Nihayet eğer hukuki yollar da kanırsa iflas, yok olma, üstüne de karşılıksız çekler sonucu hapislerde çürüme seçenekleri kapıdadır.
İşte bu ortamda hemen her gün bir veya birkaç firmanın konkordato haberleri ile çalkalanan piyasalarda tedirginlik had seviyede.
Konkordato talep eden kişi veya firmaların kimler olduğuna dair WWW.ILAN.GOV.TR adresini öneririm. Talebi kabul edilen kişi ve firmalar için Basın İlan Kurumuna ait bu sayfada Konkordato ilanları yer alıyor ancak hangi firmanın Konkordatoya başvurduğuna dair resmi bir bilgiye erişmek olanaksız.
Konkordato mehli verildikten sonra resmen Basın İlan kurumu web sitesi ile Ticaret Sicil gazetesinde ve ilan tahtalarında görünebiliyor. Sosyal medyada basın ilkan lurumundan bu haberleri alıp takipçilere sunan internet sitelerinin de epey popüler olduğunu da belirtelim. .
Evvelki birkaç yazıda da paylaştığım gibi, Konkordato davası açan borçlu gerçek kişi veya şirketlere icra takiplerine şartları ilk bakışta kanuna uygunsa' maruz kalmamaları adına evvela üç aylık 'nefes' süresi veriliyor.
Sonrasında bir beş ay daha, daha sonra bir yıllık kesin süre, bu süreye bir altı ay daha ilave. Yani toplamda iki yılı aşkın bir süre dokunulmazlık zırhı.
Ödenecek borcun vade ve tenzilinde alacaklıların üçte ikisi, alacak miktarlarının da yarısı okeyledi mi proje onaylanmış oluyor.
Konkordato talepleri öyle ucuz da değil. Az zaman önce yayımlandı. Mahkemeye daha başında yatırılması gereken Komiser ücreti ve giderler yüz binden başlıyor. Kapasiteye göre bu rakamlar biraz alt ve üst sınırları da zorluyor. Avukatlık ücretleri bu faslın dışında.
Konkordato talepleri yeterli alacaklı desteği ve oyu alamazsa ne olacak ?
Başarısız konkordato girişiminin sonucu iflas kararı ki özellikle teminatı az alacaklıların hiç de haz etmediği sıkıntılı bir durum. Bu yüzdendir ki alacaklılara ölümü gösterip sıtmaya razı etme durumu da deniyor. İki taraf ta satranç tahtasında hamleleri hesaplıyor.
Bu günler de elbette geçecek. Taşlar oturacak.
Faizlerin makul ve yatırıma uygun olduğu, fiyat istikrarının sağlandığı, geleceğe endişe değil huzur ve güvenle bakılan, istihdam , üretim , ihracat rekorlarından söz edilen , döviz kurlarının güncelden çıktığı, enflasyonun yatay seyir izlediği günler aylar ve yıllar,
Ve dahi Konkordato' nun çok istisna haller dışında hukuk ve ekonomi dünyamızdan uzak olacağı günler yıllar dileklerimle.
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?