Hiç dedi.
Bir sayfa açtı. Ama bu boş dediler. Anladı ki boş ve hiç aynı şey değiller.
Bir başka sayfa açtı. Ama bir şey yok dediler. Anladı ki yok ve hiç de aynı şey değiller.
Bir siyah nokta çizdi kağıda. Ya da koydu kalemin ucuyla. Karanlığı görmediler.
Bebeklikten alışmışız, ağlamayana meme yok. Karnın mı acıktı, bas yaygarayı. Canın mı sıkıldı, ortalığı ayaga kaldır. Eh, yetişkinler de sessiz çocuğu seviyor tabii, ama ağlayanla ilgileniyor.
O nedenle sessiz sedasız oturanın halini hatırını sormayız. Bir gün bakmışız ölmüş gitmiş, ne iyi insandı, ağzı vardı dili yoktu. Ama be birader, kulağı var, gözü var, omuzu var.. Sor, bak, dokun!
Sessiz olanlara ses siz olun. Hal hatır sorun. Hasta olmadan sağlık dileyin. Ağlamadan güldürün.
Sevgiyle kalın.
Yüksel Çilingir