Türkiye gibi dünyanın merkezinde, dört mevsimi yaşayan, önemli bir nüfusa ve toprak büyüklüğüne sahip bir ülkenin yaşadığı şansızlıkları anlamak mümkün değildir. Birileri devletin güvenlik güçlerine şuursuzca saldırmaktadır. Tek amaçları vatandaşın can ve mal güvenliğini sağlamak olan devlet görevlilerini hunharca öldürmeye çalışan bu şuursuzlar en büyük zararı kendilerine vermektedir.
Her attıkları bomba, sıktıkları kurşun onların terörist olduğunu tüm dünyaya kanıtlamaktadır. İnsanlık suçunu işledikleri kabul edilen bu şuursuzlar yalnız kalmaya mahkumdurlar.
Sözü edilen teröristlerin ikinci en büyük zarar verdiği unsur bölge halkıdır. Uzun yıllar sergilenen terör bölgede yaşayan vatandaşlarımızın refaha ulaşmasını engellemiştir. Bırakın eğitim, sağlık gibi kamu hizmetlerine ulaşımı veya iş imkanını, şuursuzlar bu insanların umutlarını yok etmiştir. Doğu insanımız da ne moral ne de gelecek beklentisi bırakılmıştır.
Doğu ve batı insanı arasındaki moral farkını çarpıcı bir örnekle ifade etmek isteriz.
Ülkemizin bir yerinde gece patlama sesleri duyulduğunda keyifler artmakta, diğer tarafındaysa endişe yoğunlaşmaktadır. Batı şehirlerimizde yaşamakta olan bir vatandaşımızı bir doğu iline götürelim, diğer taraftan doğunun şirin bir şehrinde ikamet etmekte olan insanımızı bir batı şehrimizde misafir edelim. Doğuda misafir olan vatandaşımız gece silahlar patladığında refleksle ilk olarak havai fişek patladığını sanacaktır, batı şehrinde havai fişek patladığındaysa doğudan gelen misafir tedirginlikle belki kendisini yere atacaktır.
Terörün toplumu getirdiği nokta budur. Her açıdan ayrılık yaratmaya çalışmaktadır.
Bu lanet amacı boşa çıkarmak için toplumumuzun tüm unsurlarının desteğine ihtiyaç vardır. İlk adımda toplumun genel moral seviyesinin yükseltilmesi gerekmektedir.
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
