USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

Güneş Enerjisi

11-04-2022

Dönüşümün başında ise Güneş Enerjisi yer alıyor. Güneş Enerji Santralleri (GES) yatırımları tüm dünyada artarken Türkiye’de de bu alanda ciddi atılım var. Verilen teşvikler GES’lere ilgiyi daha da yükseltti. Uluslararası Enerji Ajansı geçen yıl, “Güneşin yeni dönemin kralı” olacağını dile getirdi. Ülkelerin enerji politikalarında oyun kurucu olarak, güneş enerjisi öne çıkıyor. Bu kapsamda; Türkiye›deki GES yatırımlarında son 5 yılda hızlı bir büyüme kaydedildi. Özellikle enerji fiyatlarının yükselmesi ve yeşil enerjiye dönüşümün tetiklediği yatırımlar hız kazandı. Firmalarımız fabrikalarının çatılarına GES kurma projelerini yürürlüğe koymaya başladı. Yoğun taleple karşılaşan güneş paneli ve ekipman üreticileri ise taleplere yetişmekte zorlanıyor. Şubat 2022’de kaynaklara göre Toplam Kurulu Güç dağılımı ülkemizde şu şekilde: 1- Termik............... .%46,8 2- Hidroelektrik.......%31,4 3- Rüzgar.................%10,7 4- Güneş...................%7,9 5- Jeotermal.............%1,6 6- Biyokütle..............%1,6 Dünyada yenilenebilir enerji teknolojilerindeki gelişmeler ve maliyetlerin hızla azalmasıyla, güneş ve rüzgar enerjisi yatırımları fosil kaynaklı yatırımlardan daha ucuz hale geldi. Özellikle 2010 - 2019 döneminde fotovoltaik (FV) güneş santrallerinin seviyelendirilmiş enerji maliyetinin hızla düştüğü gözlemlendi. Bu seviye %80 oranında gerçekleşti. Dolayısıyla tüm dünyada yenilenebilir enerji yatırımları tahmin edilmeyecek şekilde arttı. Emtia fiyatlarındaki ciddi artışlara ve tedarik zincirinde halen devam eden sıkıntılara karşı güneş enerjisi sektörü dünya genelinde hızla büyüyor. Bir yanda yüksek oranlarda fosil yakıt kullanımı yapmaya devam eden ÇİN gibi ülkeler, yenilenebilir ve güneş enerjisi alanında da çok büyük atılım içerisinde. Çünkü fosil yakıtların kullanımı sürdürülebilir değil. Bunun en çok farkında olanlar; Çin, Hindistan, ABD gibi dev ekonomiler. Türkiye’de de sektörün önünü açacak adımlar hızlıca atılmalı. Bir hedef belirlenerek, düzenli kapasite açıklayarak, daha istikrarlı bir büyüme sağlamalı. Ayrıca gelişmelere uygun mevzuatın düzenlenmesi gerekiyor. Elektriği çok pahalı tüketmekten dolayı; sanayici son iki aydır maliyetleri dengelemekte zorlanıyor. OSB ve hanelerde GES kurulumunun daha da hızlanması gerekiyor. Sektör temsilcilerinin ifadelerine göre GES yatırımları 4 ilâ 5 yılda kendini amorti ediyor. GES sektörü dünyada 150 milyar dolarlık bir büyüklüğe sahip. 2030 yılında bu büyüklüğün 4 trilyon dolara çıkacağı öngörülüyor. Türkiye de bu pazardan en az %1 pay alacak ve 40 milyar dolarlık bir pazar oluşacaktır. Ayrıca Türk üreticileri GES ekipmanları ve mühendisliğinde, yakın coğrafya ve AB ülkelerinde de etkin konumda yer alıyor. Libya’da yapılan bir ihalede teklif veren 30 şirketin 10’u Türk firması. Türkiye GES sektörü, bölgesinin hem üretim, hem de ihracat merkezi olmayı hedefliyor. Türkiye’nin toplam kurulu gücü 100.000 MW’a ulaştı. Şubat ayında devrede olan santrallerin %53,9’unu, yenilenebilir enerji kaynaklarından elektrik üreten santraller oluşturdu. Ülkemizde güneş enerjisi; potansiyel açıdan Avrupa ülkelerinden çok daha fazlası olan bir durumda. Son yıllarda düşen maliyetler ve farklı düzenlemelerle, ülkemizde GES kurulu gücü 7816 MW’a ulaştı. Batarya depolama teknolojileri özellikle çatı tipi güneş enerjisi kapasite kurulumlarının hızla artmasında tetikleyici görev yapma potansiyeli taşıyor. Termik santrallerde kullanılan kömürün önemli bir bölümü Rusya ve Ukrayna’dan sağlanıyor. Bu iki ülke arasındaki çatışma tedarikte zorluklar yarattı. Bu da fiyatlara yansıdı. Şu anda kömür fiyatları 6 yıl öncesine göre yaklaşık 5 kat artmış durumda. Devletin GES ve RES yatırımlarına daha fazla özendirici önlemleri arttırması gerekiyor. Bol enerjili günler diliyorum.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?