THY’den gelen davetle geçen hafta Billund seyahati için yola koyulduk.
Vaktimiz gelince 07.35 kalkışlı TK 1487 sefer sayılı, Boeing 737-800 Max tipi uçak taksi dahil 25 dakika sonra rahat bir kalkışla İstanbul Havalimanı’nın (IST) pistinden teker kesti. Tamamına yakını dolu uçakta benden başka Covid-19 için maske takan birkaç yolcu daha vardı.
THY, Billund`a ilk uçuşunu 09 Temmuz 2012’de yapmış. Önceleri haftada 3 frekans Aalborg şehriyle ortak uçuşlar yapılmış. Böylece, Danimarka`da Kopenhag, Billund ve Aalborg’a gibi üç şehre uçuş yapılmaya başlanmış.
Billund ve Aalborg uçuşları iki yıl sonra önce 5’e yükselmiş ve sonra da ayrı ayrı yapılmaya başlanmış. Ardından 2017’de Billund seferleri her gün tek sefer olarak yapılmaya başlanmış, ancak pandemide bu seferlere ara verilmiş. Yazın 45 gün süreyle her gün sefer yapılırken kışın da Pazartesi, Salı, Perşembe ve Cumartesi olmak üzere haftada dört uçuş yapılıyor.
Billund’un nüfusu 6 bin kadar olmasına rağmen Billund Havalimanı (BLL) Kopenhag’tan sonra ülkenin ikinci büyük meydanı durumuna yükselmiş.
1930’larda kurulan Lego Fabrikası, Billund’un ve ülkenin kalkınmasına büyük katkı sağlamış, 1961 yılında Lego firması özel uçakları için, şehrin 3 km. kuzeyine uçuş alanı yapmış ve tesisler 1 Kasım 1964’de Billund Havalimanı adıyla halka arz edilmiş. Havalimanı şu anda onlarca şirketin yüzlerce uçağına ev sahipliği yapıyor ve yüzbinlerce yolcu ağırlıyor. Kullanışlı ve rahat bir yer olan Billund Havalimanı’nda Covid-19 için açılan PCR test merkezi kapalı oluşuna şaşırmadım. Çünkü halk burada da bu virüsü, bizim gibi çok çabuk unutmuş.
Nüfusu sadece 5 milyon 900 bin olan (Ülkede 100 bin kadar Suriyeli ve Iraklı göçmen var.) Danimarka’da Türklerin geçmişi 1970’lere kadar uzanıyor. Şu anda bütün ülkede çoğunluğu Sivas Şarkışlalı ve de Ankaralı olmak üzere toplam 63 bin 500 Türk vatandaşı yaşıyor. Bunların önemli bir kısmı ücretli çalışıyor, çok az bir kısmı da lokantacılık ve benzer iş kollarında ticaret yapıyor.
Billund kentinin adını dünyaya duyuran Lego oyuncak markasının Legoland adlı eğlence parkı 1964 yılında açıldı. Legoland bölgeye çok fazla turist çekmekle birlikte şehrin de gelişmesini sağlamış. 2017 yılında ise 25 milyon parçadan oluşan Lego House adlı Lego Müzesi açılmış ve büyük ilgi görmüş. Görmeye de devam ediyor. Lego House ziyaretimizde dünya markası olan Lego’nu yaratıcısı olan aile ve onların hikayesini dinledik. Değişik bir mimariyle inşa edilmiş olan binada Lego markasını en iyi şekilde tanıtmak ve de anlatabilmek için çok değişik yöntemler izlenmiş. Özellikle çocuklar ve gençler burada saatlerce vakit geçirebiliyorlar. Görmeye fazlasıyla değer bir yer. Mekan insanları orada daha fazla kalmaya ikna edecek kadar albenili ve sevimli bir yer. Billund şehri, çocukların şehri olarak da tanınmaktadır. Şehirde Legoland, Lego House, Lalandia, Wow Park gibi aktivite alanları yer almaktadır. Dünyada 8 adet olan Legoland eğlence parkları yılda toplam 15 milyon ziyaretçi ağırlamakta.
Billund şehri Legoland ve diğer eğlence parkları nedeniyle yerli ve yabancı turistler tarafından çok ilgi görmekte olup, gerek Avrupa gerekse dünyanın uzak noktalarından çok fazla ziyaretçi çekmektedir.
Gezimizin son gününde ünlü Legoland’i görmek için yağmura rağmen gezmeye koyulduk. Bu tür parklarda olan korku tünelleri, rollercoaster denen hız trenleri ve yüzlerce minyatür binalar ve evler, tren ve uçakları görmek bizi de bir hayal alemine götürebiliyordu. Dünya üstünde var olan her şeyi legolarla yapmış ve bizi hayran bırakmak için çaba sarf etmişler.
Danimarka Avrupa Birliği üyesi olmasına rağmen kendi para birini olan Kron’u kullanıyor. Bir Kron 2,44 TL civarında.
Otel ve lokantalar diğer Avrupa ülkeleri ile karşılaştırıldığında çok fazla değil. Uçak biletlerini düşük olduğu zamana göre ayarlayıp, orta sınıf bir otelde kalıp bu güzel ülkeyi ve harikaları görmek yurt içi tatil fiyatıyla eş değerdir diyebilirim.
Danimarka Kraliçesi 2. Margrethe, Fareo ve Grönland’ın da kraliçesi olup, aynı zamanda ordunun da başkomutandır. Kraliçe 2. Elizabeth’in ölümüyle tahtta 51’inci yılına giren Kraliçe 2. Margrethe en kıdemli kraliçe olma unvanını aldı.
Gezimizi yağmurlu bir günde noktalayıp Billund Havalimanı’ne geldiğimizde her milletten binlerce insanın Danimarka’yı dünyanca ünlü Legoland’ı görmek için uçaklardan akın akın inmesine doğrusu hiç şaşırmadım. Çünkü, Billund’u değil ama Legoland’ı duymuş fakat görebilme şansına sahip olamamıştım. Bu yaştan sonra orada çocuklar gibi şendik ve çok da mutluyduk. Teşekkürler Danimarka.
Teşekkürler efsane Legoland Krallığı.
Dönüş yolculuğumuzda THY’nın TK-1486 sefer sayılı Boeing 737-800 tipi uçağı bizi tam 2 saat 50 dakikada İstanbul’a getirdi, ancak pistte taksi süresi bir 20 dakikamızı aldı. THY uçuşu, konforu ve rahatlığı için değer.
Teşekkürler Türk Hava Yolları.