Eğitim Türkiye’nin önemli sorunları arasında yer almasına karşın; çeşitli araştırma kuruluşlarının sorunları sorguladığı anketlerde gerilerde yer alması ilginç…
Her kademeden okula giden çocuğu olan vatandaşların büyük çoğunluğu eğitimden yakınıyor; ama öncelikli sorunsal olarak da görmüyor! Son dönemde yapılan tüm anketlerde birinci sırada hayat pahalılığından dolayı ekonomi geliyor…
Oysa eğitim o kadar önemli ki!
EĞİTİM İÇİN ÖNGÖRÜLEN BÜTÇE VE SORUNLAR
CHP Eğitim Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı ve Bursa Milletvekili Lale Karabıyık, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda görüşülen Millî Eğitim Bakanlığı ve Yükseköğretim Kurulu Bütçesi hakkında değerlendirme yaptı…
“…Eğitim için öngörülen bütçe eğitim sisteminin sorunlarını çözecek şekilde değildir” diyen Lale Karabıyık’ın paylaştığı veriler özetle şöyle:
“…Faiz bütçesine ayrılan pay 15 milyon 839 bin 140 öğrenci için MEB’in ayırdığı 1 yıllık bütçeden fazla!
“…Eğitim bütçesinin merkezî yönetim bütçesi içerisindeki payında ve eğitim bütçesinin millî gelirdeki payında 2016'dan bu yana önemli bir düşüş yaşanıyor…”
“… Eğitim bütçesinin merkezî yönetim bütçesi içindeki payında yüzde 19.24’ten yüzde 14.53'e gerileme, eğitim bütçesinin millî gelire oranında da yüzde 4,21'den yüzde 3,48'e gerileme var.”
“…MEB yatırımlarında 2002 ile kıyaslandığında 2002’den 2023'e yüzde 22,34'ten yüzde 12,65'e gerileme olduğu görülüyor.”
OKULLARA AYRILAN BÜTÇE YETERLİ DEĞİL
Lale Karabıyık şöyle diyor:
“…Son iki yıl üst üste çok küçük oranda artışlar varsa da bu artış, okulların yapılmasına, öğrenci artışına karşılık gelen ihtiyaçları, pandeminin getirdiği birtakım sorunları karşılayacak büyüklükte değil.”
Karabıyık merkezi yönetim bütçe ödeneğinden MEB yatırımlarına ayrılan payın düştüğünü savunuyor:
Bin öğrencisi olan okula verilen 4 bin 500 liranın yetmeyeceğine, okullarda hala kayıt parası alınmaya devam edildiğine dikkat çekiyor:
“Okullara kadrolu hizmetli ataması yapılmıyor. Bazı okullarda en az 5, 6 temizlik görevlisine ihtiyaç var. İŞKUR üzerinden yapılan atamalar da zaten yeterli değil.
Ne sağlık personeli ne güvenlik ne de temizlik görevlisi konusunda iyi bir aşamaya gelinmiş değil, hâlen bu sorunlar devam ediyor…”
ÖĞRETMEN VE ÖĞRENCİ SAYISINDAKİ ARTIŞLAR
Lale Karabıyık’ın değerlendirmesinden bazı başlıklar şöyle:
“…Geçen yıla göre öğrenci sayısında yüzde 5 oranında artış var. Öğretmen sayısındaki artış yüzde 2,3. Derslik sayısındaki artış ise yüzde 2,4! “
“…Ataması yapılmayan öğretmenlerin sayısı 1 milyonu geçmiş durumda. 2 Eylül’de 19 bin 969 öğretmenin ataması yapıldı. Yaz aylarında 15 bin öğretmen emekli oldu.
“…Boş dersler ücretli öğretmenlerle telafi ediliyor. Sözleşmeli 95 bin, ücretli 85 bin civarında öğretmen var. Öğretmen sözleşmeli, ücretli olmaz, kadrolu olur.”
“… 4+4+4 süreci öncesinde 4 bin 664 olan özel öğretim kurumu sayısı 14 bin 179’a çıktı. Özel okullarda okuyan öğrencilerin sayısında yüzde 194, kurumların sayısında da yüzde 204 artış var”
“…Yatılı ilköğretim bölge okulları sayısında ve öğrencilerinde çok azalma yaşandı. Yatılı ve pansiyonlu okullarda 3 öğün yemek ve bir de ara öğün için ayrılan bütçe öğrenci başına 29 lira.”
“…Türkiye’nin çocuk nüfusu 22 milyon 738 bin 300; bu çocukların yüzde 33,7'si maddi yoksunluk çekiyor; 7 milyon 600 bin çocuk dengeli beslenme olanağını bulamıyor. Çocuklara okulda en azından bir öğün yemek verilmesi gerekiyor.”
ÖĞRETMENLİK MESLEK KANUNU
Lale Karabıyık öğretmenlerin 1 günlük iş bırakma eyleminin başlıca sebebi olan Öğretmenlik Meslek Kanunu’na da atıfta bulundu:
“Öğretmenlik Meslek Kanunu 14 Şubat 2022'de yürürlüğe girdi. 13 Maddelik bu kanun ile eğitim emekçilerinin yaşam koşulları tek taraflı olarak, görüş almadan düzenlendi…”
Karabıyık öğretmenlerin ekonomik ve özlük hak kazanımlarının kariyer basamaklarına ve sınavlara endekslenmesinin kabul edilir bir durum olmadığına dikkat çekti.