Eğitim İş Bursa Şubesi Başkanı Yeliz Toy’un Bursa’daki okulların depreme dayanıklılığı konusunda endişelerin giderilmesini talep ettiği açıklamasını okuduğumda 1999 Marmara Depremi sonrasına gitti aklım…
Dönemin İMO Bursa Şubesi Başkanı Adem Özdemir idi. Özdemir, okulların depreme dayanıklılığına yönelik oda olarak araştırma yaptıklarını ve depreme dayanıksız, riskli okulların olduğunu söylemişti…
Ben de çalıştığım gazetenin yönetimine konuyu getirmiştim. Adem Özdemir gazeteye gelmişti. Genel Yayın Yönetmeni Nuri Kolaylı’ydı… Durumun vahametini fark etmişti. Eğer sadece tek bir gazetede yayınlanırsa kamuoyu tam olarak oluşmazdı.
Kentin çocuklarının hayatını habercilik refleksinin önüne çekmiş ve Özdemir’e İMO Bursa Şubesi olarak konuyu bir basın toplantısında gündeme getirmesini önermişti. Basın açıklamasından sonra haberi manşetten vereceklerini, TV’de yapmış olduğu programa konuk edeceğini, ayrıca konuyu gündemde tutmak adına fikir takip haberciliği yapacaklarını söylemişti…
Adem Özdemir de bir basın açıklamasıyla konuyu gündeme getirmişti. Konu Bursa basınında geniş olarak yer almış ve kent gündemine dönüşmüştü. Adem Özdemir’in çabası etkili olmuş ve o raporda çok riskli görülen okullar yıkılıp yerine yenisi yapılmış ya da güçlendirilmişti…
Her halükârda Adem Özdemir bir akademik oda yöneticisi olarak üstüne düşeni yapmış, bazı meslektaşlarının eleştirilerine rağmen saptadıkları gerçekleri kamuoyu ile paylaşmıştı… Bugünlerde pek anılmayan bu önemli çalışmayı hatırlatmak istedim…
2019 YILINDA MEB VE BURSA VALİLİĞİ BURSA GENELİNDE OKULLARDA DEPREM RİSK ÇALIŞMASI YAPTI
Bursa Valiliği ve Bursa Milli Eğitim Müdürlüğü’nün okul binalarının depremselliğine yönelik çalışmaları zaman içerisinde devam etti… Depreme dayanıksız olduğu ve risk içerdiği gerekçesiyle 2017 yılında Bursa’da Demirtaş Endüstri Meslek Lisesi başta olmak üzere bazı eski lise binalarını yıkıldı.
Yine Bursa Valiliği, 2019 yılında Bursa’da tüm okullarda depremde risk taşıyan okul binalarının saptanması için bir çalışmayı hayata geçirdi… Riskli okullar ya yıkıldı, ya da güçlendirme çalışmaları başlatıldı.
Yani… Bursa Milli Eğitim Müdürlüğü’nün elinde 2019 yılında güncellenen okulların depreme dayanıklılığını içeren geniş kapsamlı bir çalışma var…
İyi ki de o okullar yıkılmış. Hiç olmazsa aradan geçen birkaç yılda yeniden yapımı için kaynak bulundu, yıkılanların bir kısmının ihalesi yapıldı, bazılarında da güçlendirme çalışması devam ediyor. Bunlar hayati öneme sahip, çok değerli işler...
Ancak… Kahramanmaraş Depremleri alüvyon zeminde yapılan yeni binaların, zemin, uygulama, denetim eksikliği gibi nedenlerle yıkıldığını gördük. Bölgede pek çok okul ya yıkıldı, ya da ağır hasarlı. Yeni yapılan hastaneler bile çöktü.
Acaba Milli Eğitim Müdürlüğü’nün okulların depremselliğine yönelik çalışmasında yeni yapılan binalar dahil edilmiş midir?
EĞİTİM İŞ’TEN OKULLARIN DEPREMSELLİĞİNE YÖNELİK ÇAĞRI
Öte yandan konumuza dönecek olursak Eğitim İş Bursa Şubesi Başkanı Yeliz Toy, Bursa’da 660 binden fazla öğrencinin., öğrenci velileri ile öğretmenlerin okulların depreme dayanıklılığı konusunda endişelerinin giderilmesini talep etti…
Toy “Tüm toplum olarak yaşadığımız travmatizenin iyileştirilmesi, bilimsel çalışmalar ve sürecin şeffaflıkla paylaşılabilmesiyle mümkün olacaktır” dedi…
Yeliz Toy’un açıklamasında şu ifadeler yer aldı:
“6 Şubat Kahramanmaraş Depremlerinden sonra yaşanan acı ve korku 85 milyon vatandaş tarafından paylaşılmış, felaket karşısında tüm toplum travmatize olmuştur.
Bir taraftan bölgede arama kurtarma çalışmaları sürerken diğer taraftan yaraların sarılması için halk dayanışması devam etmektedir.
Yaşanan büyük felaket sonrası yaklaşık bir aydır kapalı olan okullar 20 Şubat Pazartesi açılacak, eğitim-öğretim faaliyetleri başlayacaktır.
Bu koşullarda sağlıklı güvenli eğitim ortamının sağlanabilmesi için ilimizdeki okulların deprem dayanıklılığı konusunda Bursa Valiliği bir açıklama yaparak endişeleri gidermelidir.”
Sürecin şeffaf bir şekilde yürütülmesini gündeme getiren Yeliz Toy, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Tüm toplumun travmatize olduğu, öğrencilerin endişe duyduğu bu günlerde okulların dayanıklılık ölçümleri şeffaf bir şekilde Bursa halkı ile paylaşılmalı, daha önce güçlendirme çalışmaları nedeniyle yıkılan okullardaki süreç anlatılmalıdır.
Okulların en güvenli yapılar olduğu konusunda halk ve bilhassa öğrenciler ikna edilmelidir. Deprem dayanıklılık testi yapılmayan okullar var ise hızlıca önlem alınarak bu okullarda eğitim-öğretim faaliyeti başlamamalıdır.
Bursa İl Milli Eğitim Müdürlüğü de resmî sitesinde bu raporları ilan ederek velilerin endişelerini gidermelidir. Ayrıca deprem sonrası okullarda yapılacak psikososyal müdahale çalışmalarına da yer vermelidir.
Bursa Valiliği ve Bursa İl Milli Eğitim Müdürlüğü'ne açık çağrımızı yapıyoruz: Yakın geçmişte yapılan hatalardan ders alınmalı, bir milletin geleceği olan eğitim ve öğrencilerimizin güvenliği konusunda şeffaf bir süreç yürütülmelidir.”
“ANNE, BABA” DİYENLE, “EVLAT” DEDİĞİNLE NİKAH OLUR MU?
Hepimizi derinden sarsan, 40 binin üzerinde canın yittiği, on binlerce kişinin yaralandığı., binlerce vatandaşın sakat kaldığı, yüz binlerce insanın evsiz kaldığı yüzyılın felaketinde tek derdimiz dayanışla olması gerekirken…
Böyle bir cümle kurmak zorunda kalacağım bin yıl geçse aklımın ucuna gelmezdi…
“Depremzede çocuklar evlat edinip de nikah kıymaya niyeti olanlardan korunmalı…”
“Depremzede çocukların evlat edinilebilir mi?” sorusuna Diyanet’in “Evlat edinen ile depremzede evlatlık arasında evlenme engeli bulunmuyor’ yanıtı vicdanı olan herkeste şok etkisi yarattı… Tepki çok olunca resmi sitelerinden kaldırdılar.
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı kurumlarındaki çocukların evlat edinilmesi ya da koruyucu aile yanında aile ortamında büyümesi için çırpınıyor… Kampanyalar açıyor, halka anlatıyor…
Öte yandan, zenginiyle, yoksuluyla, çocuğundan yaşlısıyla tüm ülke tek yürek olmuş, bu yüzyılın felaketinden canlı çıkabilen depremzedelerle dayanışmaya bakıyor…
Yüzlerce çocuk öksüz ve yetim kaldı. Onlara Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı sahip çıktı. Yüz binlerce vatandaş koruyucu aile olmak üzere başvurdu…
Benim muhafazakâr AK Parti oy vereni olan akrabalarım var; onlara sordum, ne diyorsunuz diye, hop oturup hop kalktılar… Aralarından birisi dedi ki; “Hiçbir kadın evlat dediğini, kendisine anne diyen masumu kendisine eş almaz…”
Aklı başında olan bir erkek de asla “Evladım” dediği, kendisine “Baba” diyen birine göz koymaz…
Bana “yazabilirsin” dedikleri tepki sözlerini yasa gereği buraya nakletmem mümkün değil.
Yani, halk arasında iktidar partisine oy verenler de muhalefet partisine oy verenler de tepkili… T
Milletimizin örf ve adeti buna cevaz vermez. Depremzede çocuklar Yaradan’ın emanetidir. Emanete hıyanetlik edilmez.
Ne yazık ki, 6 yaşındaki kız çocuklarına evlilik adı altında tecavüz edilmesini normal karşılayanlar da var…
Allah onların şerrinden depremzedeler de dahil tüm çocuklarımızı korusun…
Böylesine büyük felaketlerde kamuoyunda infial yaratan bu tür açıklamalara tahammülümüz yok.
B