Değerli okur merhaba,
Yazılarıma ara verdiğimin farkındasın ve ısrarla nedenini soruyorsun. Biliyorum ki merak etmekte haklısın ve esasen taleplerini göz ardı etmemekteyim.Sadece biraz geri çekilip olanı biteni bir yabancıymışım gibi gözlemlemeyi ve bu süreçte tarafsız bir yorum yapabilmeyi istedim.Peki ne mi oldu?
Tabi ki değişen sadece değişimi beklediğimiz zaman diliminin kendisi oldu.Tahmin edeceğin gibi güzel ülkemizde değişen bir şey yok.Hemen ‘’dolar arttı ama’’ dediğini duyar gibiyim.Açıkçası espiriyle dahi yaklaşılamayan konular olduğunu düşünüyorum.Yine ekonomi kötü, yine insan haklarına saygı yok, hukuk desen zaten paslı bir pikaptan yükselmeye çalışan cızırtılı bir şarkı gibi…
İnsanlar hala umutsuz.Gençliğimi yediler diyen ve henüz çocuk olan gençler…Gelecek umutlarını yurtdışında arayan kaliteli eğitim almış ve bu ülkenin geleceği olan gençler.
Enflasyonun ne denli berbat bir yıkıcı güç olduğundan bihaber mutlu ve kafasında bulutlar uçuşan amcalar, teyzeler.Haklısın burda bir düzeltme yapmam gerekli.Emekli maaşlarında ki çöküşten sonra onlar da artık mutlu ve huzurlu değiller.
İliç mi, ne iliçi.İliç ne arar la bazarda… (anlayana)
En zoruma gideni de sayfalarca örnekleme yapılabilecek bu yazıda bu konuların hiç değişmemiş ve ne yazık ki değişme ihtimalinin de düşük olması.Kanıksama aşamasından kurtulamayan insanların çevresindeki herkes üzerinde negatif etki yaptığı da gerçek.’’İnsan insanın kurdudur’’ sözü geliyor aklıma…
Değerli okur biliyorum ki neşemizi kaybettik.Ancak her zaman ve her durumda dediğim gibi;
‘’Enerjimizi hiçbirşey düşüremez.Enerjinizi hiçbir şeyin düşürmesine izin vermeyin’’
Sorularınız oldukça cevaplamak üzere burdayım.
Esen kalın...
