USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

Eğitim-İş: 'Sağlıklı eğitim, güvenli okul istiyoruz'

Eğitim-İş: 'Sağlıklı eğitim, güvenli okul istiyoruz'
16-09-2024

Okullar açıldı açılmasına da... Eğitim Sancılı... Eğitim sendikalarının sorunları, talepleri, çözüm önerilerini gündeme getirmeyi sürdürüyor... 

Son olarak Eğitim-İş Sendikası Bursa Şubesi yönetici ve üyeleri İl Milli Eğitim Müdürlüğü önündeydi... 

Basın açıklaması sendikanın yeni başkanı Engin Yurdakul tarafından okundu. Eğitim-İş Bursa Şubesi'nde başarılı iki başkandan Özkan Rona ve Yeliz Toy'dan sonra şimdi de Yurdakul başkan... 

Peki Yeliz Toy başkanlıktan niye ayrıldı? Eğitim-İş Merkez Yönetim Kurulu üyeliğine seçildi,  Dolayısıyla da Bursa şube Başkanlığı'ndan ayrıldı. Yerini de sendikal çalışmalarda deneyimli bir isme, Şube Sekreteri Engin Yurdakul'a bıraktı. Şimdiki zamanlarda sendikal mücadelenin içerisinde olmak zor, ateşten gömlek giymek gibi... Yine de adettendir, zora talip olan Yeliz Toy' ve Engin Yurdakul'a yeni görevlerinde başarılar diliyorum... 

Engin Yurdakul yaptığı basın açıklamasında eğitim sisteminin yanlış politikalar nedeniyle alarm verdiğine dikkat çekerek şunları söyledi:

"19,9 milyon öğrencinin eğitim öğretim yılına başladığı bu dönemde, okullarımızda temizlik ve güvenlik personeli eksiklikleri, hem eğitimin niteliğini hem de çocuklarımızın sağlığını ciddi şekilde tehdit etmektedir."

Suriyeli sığınmacılarla 88,5 milyonluk nüfusun 19,9 milyonu öğrenci....Nüfusun 4,5'ta 1'i...

Dün gece bir yakınımın biri 5 diğeri 14 yaşındaki iki torunu da bulantı ve ishal nedeniyle hastaneye başvuruyor... Gelini diyor ki; "Aynı şikayetle o kadar çok çocuk vardı ki. Doktorlar otomatiğe bağlamışlar,  tahlil ve hemen serum... Şekeri çok düşenler, çok kusanların hastaneye yatışı yapılıyor..."

Bugün pazartesi... Bu çocuklardan bazıları bugün okula gitmişlerse arkadaşlarına bulaştıracak... Zira,  personel yetersizliği olan okullarda, sınıflar, koridorlar bir yana tuvaletlerde yeterli hijyenin sağlanamayacağı ortada... 

Okullarda güvenlik de yetersiz.. Bu nedenle de öğretmenlere okul içerisinde yumruklu, tekmeli, sopalı, bıçaklı, silahlı saldırılar yaşanıyor. Öğretmenler yaralanıyor, yaşamını da yitirebiliyor. Manisa'da bir okul müdürü oğlu sınıf tekrarı yapan veli tarafından silahlı saldırıya maruz kaldı. Tabancanın tutukluk yapması nedeniyle canı kurtuldu. 

'ÖĞRENCİLERLE, VELİLERLE TÜM TÜRKİYE'DE ALANLARDAYIZ' 

Basın açıklamasına dönecek olursak... 

Yurdakul diyor ki:

"Eğitimde tasarruf olmaz! Çocuklarımızın geleceği, sağlığı ve güvenliği siyasi hesaplara kurban edilemez!

Eğitim-İş olarak, okullarda gerekli hijyenin sağlanması, temizlik sorunlarının giderilmesi, okulların daha güvenli olması, iş gücü uyum protokolünün iptal edilmesi, temizlik ve güvenlik personeli ihtiyacının kalıcı kadrolu personelle sağlanması için eğitim emekçileri, demokratik kitle örgütleri ve velilerimizle birlikte tüm Türkiye'de alanlardayız.

Aydınlık yarınlarımızın güvencesi çocuklarımızın yetiştirildiği okullar tam anlamıyla kaderine terk edilmiş durumda. Eğitim-İş olarak yıllardıEnr okulların temizlik ve güvenlik ihtiyaçlarının giderilmesi için işinin uzmanı insanların kadrolu biçimde istihdam edilmesi gerektiğinin altını çiziyoruz.

Özellikle pandemi sürecinde okulların hijyenik olmasının önemi herkesçe kavranmış olmasına rağmen ve okullarımızda artan şiddet olayları koca bir tehlike olarak gözümüzün önünde büyürken Millî Eğitim Bakanlığı bu sorunlar karşısında bugüne dek bir çözüm iradesi göstermemiştir.

Bugün ise sorunu daha da beter hale getirmeyi seçmiştir. 29 Ağustos 2024 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan İşgücü Programlarının Yürütülmesine İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik, kamu kurumlarında kalıcı istihdam yerine geçici ve düşük ücretli sömürünün önünü açmıştır."

OKULLARDA HAFTADA 3 GÜN 8 BİN 447 TL'YE  YARDIMCI PERSONEL ÇALIŞTIRILACAK.

Bu tartışmalı yönetmeliğe göre  yardımcı personel okullarda haftanın 3 günü çalışacak... Diğer 2 günde öğrenciler okula gitmeyecek mi? Tuvalete girmeyecek mi?

Şimdi kayıt sırasında bağış alan okul yöneticilerine kızıyoruz ya... Almayıp da ne yapsınlar? Ya okulları (...) götürecek, ya da tam zamanlı yardımcı personel çalıştıracaklar!  (Her yeni öğrenciden 30, 40 bin lira isteyerek velileri bağış enflasyonuna maruz bırakan yöneticiler hariç!)

Eğitim-İş Bursa Şube Başkanı Engin Yurdakul da yönetmeliği çok yönlü olarak  eleştiriyor:

"Bu yönetmeliğe göre haftanın 3 günü 8 bin 447 TL’ye çalıştırılacak kişilerle okulların ne güvenliği ne temizliği sağlanabilir, üstelik bu asla kabul edilemeyecek bir emek sömürüsüdür.

Asgari ücretin açlık sınırının ve resmi enflasyon oranının bile altında kaldığı bir ülkede, bizzat devleti yönetenlerin herhangi bir iş için asgari ücretin altında bir ücret teklif etmesi utanç vericidir ve hukuksuzdur.

Üstelik MEB tarafından cazipmiş gibi ambalajlanan bu sistemin işsiz yurttaşlar tarafından dahi ne kadar kabul edilemez bulunduğu sendikamıza yurdun dört bir yanından gelen telefonlarla ispat bulmuştur.

Hemen her ilden birçok okul yöneticisi, bu koşullarda çalışacak insan bulamadıklarını, gelenlerin de okulları ve şartları görüp bir daha dönmemek üzere okuldan çıktığını anlatıyor. Yani okulların sabun, tuvalet kağıdı gibi hayati ihtiyaçlarını bile gideremeyip bu ihtiyaçları velilerin sırtına yükleyen Bakanlık, artık okulların temizliğinden tamamen elini çekmiştir."

'SAĞLIKLI EĞİTİM, GÜVENLİ OKUL'

Başkan Engin Yurdakul Eğitim-İş olarak Bakan Yusuf Tekin hakkında suç duyurusunda bulunduklarını, sosyal medyada farkındalık seferberliği başlattıklarına değinerek şunları söyledi:

"Bugün okullarımıza “sağlıklı eğitim, güvenli okul” kokartlarıyla giderek işyerlerimizi eylem alanımız yaptık.

Şimdi de Türkiye’nin her ilindeki meydanlardan sesleniyoruz: Savaşlarda bile hedef alınmayan, dünyanın en güvenli binaları olması gereken devlet okullarının pisliğe ve dış tehditlere terk edilmesini kabul etmiyoruz. 

Okula gelirken hangi hastalığı kapacağımızı, kim tarafından şiddete uğrayacağımızı düşünmek istemiyoruz.

Sağlıklı eğitim ve güvenli okul, eğitim emekçileri için de öğrencilerimiz için de bir haktır, bu haktan vazgeçmeyeceğiz!"

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?