Geçen hafta Ruhsatı almıştık. Gözümüz aydın. Hadi artık vuralım şu kazmayı. Yok öyle kolay değil. Önce işyeri teslim tutanağı düzenlenecek. Yapı denetim hazırlayacak. Kendisinden başka, harita mühendisleri, yer sahibi ve müteahhit imzalayacak ve belediyeye müracaat edilecek. Belediye görevlisi randevu verecek ve görevli günü ve saatinde belediyeden alınıp arsaya götürülecek. Kendi gözü ile henüz arsanın bakir olduğunu görecek ve işyeri teslim tutanağını imzalayacak. Sonra arsada yapılacak hafriyat, dolgu ve dışarıya dökülecek toprak miktarlarının hesabı yapılacak. Bunu harita mühendisi yapacak yaklaşık 12 sayfalık bir form. Yine imzalar atılacak ve Belediyeye verilecek. Belediye bunu inceleyecek, uygun gördüğünde imzalayacak. Sonra müteahhit döküm yeri bedelini yatıracak, bu bedeli hafriyatçısının istihkakından kesecek. Şimdi toprak vizen oldu. Sonra haritacın arsanın ve binaların köşe kazıklarını çakacak, projelere sıfır kotunu işaretleyecek. Artık başlayabilirsin.
Temel kalıbını ve demirini yaptın. Beton dökemezsin. Her aşamada yapı denetim elemanlarınca yapılan kontroller yetmez. Haritacın belediyeye müracaat edecek, belediyeden yetkili bir eleman gelecek ve tüm kotları kontrol edecek. Tamam derse ve imzalarsa Temel vizeni aldın. Subasman kotuna kadar devam. Bu arada her işlemde yapı denetim kontrolleri devam ediyor. Subasman betonu dökeceksin, bir belediye vizesi daha lazım. Subasman vizesi. Yine randevu alınacak, bir arkadaş getirilecek, gerekli kontrollerini yapacak ve onay verecek. Sonra da Çatı vizesi gerekecek. Son katın betonunu döktün, çatıyı kapattın. Vize için randevu alınacak. Belediyeden arkadaş gelip yapılanları inceleyip onay verecek. Çatı vizeni aldın. Bu arada dökülen her betondan önce yapı denetimden demir vizesi alınacak ayrıca her betondan numuneler alınıp, laboratuvarlarda kırma testleri yapılacak. Basınca karşı mukavemet değerlerinin projede istenen beton normuna uygun olması gerekiyor. Aksi halde inşaat durdurulur ve uygun olmayan katlar yıkılıp yenilenir. Ayrıca unutmayalım yapı denetim ve Belediye elemanları kontrolleri neticesinde belediyeden Elektrik-Mekanik ve Topraklama vizeleri de almak gerekiyor.
Devam edip yapı denetim kontrolünde projelere yüzde 100 uygun olarak ince işleri bitirmen gerekiyor. En küçük bir değişiklik yapmak istersen tadilat projesi isteniyor ki aklı olan girmez. Yapı denetimin Tuvalet taşının yerinin değişmesi için tadilat projesi istediğini gördüm. Yapı denetim, beğenmediği her malzemeyi de reddedebilir. Yetkisi var.
Sıra iş bitirme tutanağına geldi. Yine randevu alınıyor. Belediyeden bir ekip gelecek. Baştan aşağı ne varsa, her detayın kontrolü yapılacak. Hata bulurlarsa düzeltmen istenecek. Fotoğraflar çekiliyor. Neticede tutanak imzalanıyor ve sıra Yapı Kullanma Belgesine geliyor. Bu arada Binanın Enerji Kimlik Belgesi Müteahhit tarafından elektrik mühendisine hazırlatılıyor. Ve belediyeye teslim ediliyor. İşin başında ilgili kurumlarca bedeli mukabili yapılan kanalizasyon ve yağmur suyu bağlantıları, şantiye cereyanı, şantiye suyu aboneliklerinin bağımsız bölüm aboneliklerine dönmesi için müracaatlar yapılıp uzun işlemlerle neticeleniyor. Başta elektrik olmak üzere bazı resmî kurumlarda bürokrasi ise maalesef yıpratıcı olabiliyor. Bina yüksek ise itfaiye vizesini de unutmayalım.
Sonra SGK ve Vergi daireleri ilişik kesme belgeleri (ilgili inşaata ait) alınıp cins tashihi ve kat mülkiyeti için Tapu Kadastro Müdürlüğüne müracaat ediliyor. Ve Kat Mülkiyet tapuları alınıyor. Bu noktaya gelininceye kadar atılan imza sayısı iki yüzün üzerinde. Peki bütün bunlar olmasın mı diyorum. Asla. Kesinlikle olsun. Dediğim şu ki, bunlar, yaşadığımız bilgisayar çağında, daha organize, daha insan hatalarından ve egolarından bağımsız, daha otokontrollü ve çok daha kısa sürede yapılabilir. Zamanın böylesine değerli olduğu teknoloji çağının yaşandığı günümüzde daha süratli ve güvenli çözüm örnekleri az değil.
Burada bir kez daha sözünü etmeden geçemeyeceğim. Bu sistemde Müteahhit sadece parayı ödeyen işin müteşebbisi ve pazarlamasını yapan kişidir. İşin teknik kısmında hiçbir müdahili yoktur. Elbette Müteahhit derken her inşaat yapanı böyle andığım anlaşılmasın. Pisagor bağlantılarını bilmeyen, bir merdiven şekillendiremeyen Mühendislerimiz de çok ama bunlar sistemin hataları, eğitim sorunları. Ve ne yazık ki sektörü çok etkiliyor. İnşaat Hikayelerine yaşanmış hikayelerle devam edeceğiz.
