USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

Kadının “soy adını” taşıma özgürlüğü

02-05-2023

Bunca siyasi gündem içerisinde, geçtiğimiz hafta sonunda Anayasa Mahkemesi’nce soyadına iliş­kin verilen karar, hukuk dünyasının ve ülkenin gün­deminde üst sıralara oturdu.

Mevcut hukuk düzeninde (iptal edilen Türk Medeni Kanunu 187’ye göre) göre kadın, evlenmiş olmasına rağ­men kendi soy adını taşımak istiyorsa, soy adını eşinin soy adının önüne koyarak iki soy adını da birlikte kullanmak zorundaydı. Anayasa Mahkemesi, önüne gelen iptal dosyasında, kadının bu yola sürüklen­mesini cinsiyet eşitliği ilkesine aykırı bularak iptal etti.

İptal kararının yürürlüğe girmesiyle dileyen kadın, evlilikten sonra eşinden “izin” almasına gerek kal­maksızın, sadece nüfus müdürlüğüne müracaat ederek, sadece kendi soy adını kullanabile­cek.

Belki de baştan hayatın doğal akı­şına ve eşitliğe ay­kırı olan bu “izin” kuralının ele alınma­sında, eşitliğe ve in­sanlığa, ama öncelikle “hak eşit­liği” temelli hukuka saygılı Anayasa Mahkemesi üyelerimize teşekkür ediyoruz. Ancak hayatın doğal akışında, hüküm iptal edildiğinde or­taya bazı sorunlar da elbette çıkıyor olacak. Zaten bu ne­denle Anayasa Mahkemesi, iptal kararlarını birkaç ay sonra yürürlüğe koyar ki, o arada meclis gerekli düzenle­meleri yapıp boşluğu doldursun.

Tüm dünyada adalet sağlayıcılar, mahkemeler, hukuk­çular, vatandaşlar için hayatın olağan akışındaki olayla­rın hukukla düzenlenmesi, çağdaş dünya hukukunun tanıdığı bir kavram. Mevzu karar, baştan “izin” kavramı getirerek eşitliğe aykırı bir düzenleme olabilir, ancak yeni boşluk da hayatın doğal akışında bazı sorunlar üretir cins­ten.

Hayal ürünü bir isimlendirmeyle ör­neksemeden konuyu açayım.

Ayşe Polat isimli bir kadın vatandaşımızın evlilikle soy adı Ayşe Çiçekli olsun. Ayşe hanım nüfus müdürlüğüne müracaatla Çiçek soy adını aldığında, bu soy adı Ayşe hanımın annesinin soy adı olmayacak, babasının baba­sından gelen soy adı olacaktır. Yani Ayşe hanımın ataer­kil babadan gelme erkek sülalesinin soy adı egemen olacak. Ayşe hanımın annesinin burada soy adı var mı? Yok.

Karı koca yani evlilik birliğinde eşlerin ayrı soy adlar ta­şımasının hukuk dünyası dışında pratik yaşamda ge­tireceği zorluk ve sıkıntılardan bahsetmiyorum bile. Çift soy adında sorun doğmayacaktır, ancak pratikte ayrı tek soyadın sorun doğurma ihtimalleri mevcut.

En önemlisi de çocukların soy adları nasıl olacak? Mevcut mevzuatta Türk Medeni Kanunu’nun 321’inci maddesine göre “Çocuk, ana ve baba evli ise ailenin soyadını taşır.” Bu hüküm gereği çocuk aile birliği içinde aile soyadı olarak babanın soyadını taşır. Do­layısıyla burada bir uyuşmazlık var.

Anayasa Mahkemesi kararı dokuz ay sonra yürürlüğe girecek. TBMM’nin bu konuda yeni bir düzenleme yap­ması için yeterli bir süre. Bu süre içerisinde iptal hükmü ile TMK 321 gibi çelişecek hükümlerin komple ele alın­ması şart.

Yoksa pek çok güncel hukuki sorunlarımıza yeni bir sorun daha eklemiş olacağız.

Kadınımıza da erkeğimize de tüm insanlarımıza da derin saygılarımla…

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?