"Cehenneme giden yolun taşları iyi niyet ile örülmüştür" der bir düşünür...
Bir başka düşünür daha bir gerçekçi, "Cezaevleri güvenilmiş ve güvenmiş insanlarla dolu" demiş...
Döşediğimiz taşlara bakınca, cehennem yolumuzu kendimiz yapıyoruz belli ki...
Bir çok insan için geçerli..
Yerden kaldırdığımız ve çelme yemediğimiz kimse olmuyor...
Gariptir, kızsak da affediyoruz...
Suçumun ne olduğunu hep bildim...
Biliyorum ki, hiç kimse aczini göreni yaşatmaz...
İnsanoğlu bu böyle doğasında var hıyanet...
İnsanım yaşıyorum, katlanmam gerek biliyorum...
Acıtmıyor mu?
Acıtıyor elbet!
Dost bildiğimiz düşmanları bellemek çok zaman alıyor...
Asıl konuya geleyim...
Günlerdir, haftalardır, aylardır gündemimiz Dilan ve Engin Polat ve paraları, şaşalı hayatları oldu...
Sonuçta şu anda hapsi boyladılar.
Tabi ki, ben de takipteyim...
Dün akşam yine bir sohbet dinledim ve orada tepki veren biri vardı ve çok haklıydı.
Evet, Seyhan Soylu!
Çok haklıydı...
Diğer yandan da, bu olayları ilk ortaya çıkaranlardan biri de Seylan Soylu' ydu. Araştırdı, takip etti ve belgelerle sundu...
Emek verdi...
(Dilan Polat'ın Muhammet Yakut'la ilgili suç duyurusunda bulunması üzerine, Gazeteci Erk Acerer'in Muhammet Yakutla yaptığı röportajda 'mail order" çektirdiklerini söylemesiyle gündeme geldi.)
Sonra, en önemli gündemimiz oldu...
Herkes yazmaya, araştırmaya başladı ve yapılan haberlerin üzerine ekleyip, "ben yaptım", " ben patlattım" dedi...
Benim bildiğim ve gördüğüm, Seyhan Soylu olayı patlattı...
Tabi ki herkes yazacak, söyleyecek ama saygı diye birşey var, şu günümüzde çok gösterilmeyen...
Bir emek, bir süreç var, süsle üstüne bir tuğla da sen koy...
Ama kaynak göster, yapılanı yok sayma...
Günümüzde birçok kişinin sürekli yaptığı şey aslında...
Emeğime acımam, yeter ki haketsin ter döktüğüm ve beni yok saymayanlar...
Zaten herkes, herşeyi biliyor, görüyor, duyuyor, farkında... Kendinizi komik duruma düşürmeyin, hiç değilse itibarınızı yok saymayın...
Herkesin, saygı ve itibarı ile yaşamasını diliyorum...
Mutlu Öz 1 yıl önce