Bizim sadece Konya Ovasından biraz büyük Hollanda’nın dünyanın en zengin tarım varlığına nasıl sahip olduğunun yollarını içeren Tarım Dünyası sitesinden aktardığım bu bilgileri, çok geniş ve kaliteli tarım topraklarına ve de dört mevsim iklim koşullarına sahip ülkemizin tarım sektörüne ışık tutar amacıyla köşemde sizlerle paylaşmaya devam ediyorum. Ve de ülkemin bu çok değerli tarımsal alt yapısına rağmen, buğday, arpa, et gibi ürünleri Hollanda’yla yarışacak ihraç etme doğal yapısına sahip olmasına rağmen, ithal etmemiz acısını birilerinin hissederek doğrulara yönlenebileceği umudumu kaybetmiyorum. Gelin Tarım Dünyası’nı okumaya devam edelim;
‘’Hollanda tarım ihracatında dünyada ikinci sıradadır. Aslında sadece tarım ihracatında değil genel olarak ta dünya ticaretinde önemli ülkelerden birisidir. Uluslararası Ticaret Merkezi Trade Map 2022 verilerine göre, Hollanda dünya ihracatında 965 milyar 755 milyon dolarla Çin, Amerika Birleşik Devletleri ve Almanya’dan sonra 4. Sırada yer alıyor. İthalatta ise 897 milyar 999milyon dolarla Amerika Birleşik Devletleri, Çin ve Almanya’dan sonra 4. Sırada.
Tarım ihracatında Hollanda, Amerika Birleşik Devletleri’nden sonra dünyadaki en büyük ikinci ihracatçıdır. Hollanda 2022’de 122,3 milyar avro değerinde tarım ürünü ihraç etti ve bu alanda 2021’e göre yüzde 17,2 oranında artış sağladı.
Avrupa, Hollanda için tarımsal ürünlerin hem ihracatı hem de ithalatı için en önemli pazardır. Toplamda ihracatının yüzde 69,7’sini Avrupa Birliği’ne gerçekleştiriyor. Ülke bazında bakıldığında ise, 2022 yılında toplam tarımsal ihracatın yüzde 24’ü Almanya’ya, yüzde 12’si Belçika’ya ve yüzde 8’iFransa’ya yapıldı.
İhracatın öne çıkan ürün gurupları şöyle sıralanıyor. 122,3 milyar avroluk ihracatın 79,9 milyar avroluk kısmı yurt içinde üretilen mallardan oluşurken, 42,5 milyar avroluk kısmı ise re-exsport(önce ithal edilerek sonra ihraç yapılması) olarak hesaplanmaktadır. 2022’de ihracat değeri en yüksek ürün gurupları, süt ve yumurta(11,9 milyar avro), çiçekçilik ürünleri (11,5 milyar avro), et( 11 milyar avro), içecekler( 8,1 milyar avro) ve doğal sıvı ve katı yağlar(8,1 milyar avro) oldu. Bu beş ürün grubunun toplamı tarım ürünleri ihracat değerinin yüzde 41’ini oluşturuyor.
Toplam ithalatın yüzde 18’i Almanya’dan, yüzde 13’ü Belçika’dan ve yüzde 7’si Fransa’dan yapıldı. 2022 yılında Hollanda’nın tarımsal ithalatındaki ilk 10 ülke Almanya, Belçika, Fransa, İspanya, Polonya, İtalya, Brezilya, Amerika Birleşik Devletleri, İngiltere ve Çin oldu.
İthalatta, 2022 yılında 10,3 milyar avro ile doğal sıvı ve katı yağlar en önemli ürün gurubunu oluşturuyor. Meyveler gurubu ithalatı 7,6 milyar avro, diğer tarım ürünleri 6,8 milyar avro, süt ve yumurta 5,9 milyar avro olarak gerçekleşti. İthalatın en fazla olduğu 5 ürün gurubunun toplamı tarım ürünleri ithalatının yüzde 42’sine denk geliyor.
Çiçekçilikte ihracat azalıyor. Hollanda denilince akla gelen ürünlerin başında çiçekçilik ürünleri gelir. Çiçekçilik ürünleri ihracatı 2022’de yaklaşık yüzde 4 azalarak 11,5 milyar avro olarak gerçekleşti. Çiçekçilik ihracatı genelde ilk sırada yer alırken 2022’de ikinci sıraya düştü. Süt ve yumurta ihracatı ilk sırada yer aldı. Çiçek ihracatının yüzde 26’sı Almanya’ya, yüzde 12’si Birleşik Krallığa ve yüzde 9’u Fransa’ya yapıldı. İhracatın yüzde 85’i Hollanda’da üretilen çiçekçilik ürünlerinden oluşuyor. Sektörde faaliyet gösterten yaklaşık 53bin firma ve 175 bin kişilik işgücü bulunmaktadır.
Tarım ve bahçecilik sektörü için en önemli odak noktası enerji tasarrufu iken, hayvancılık sektörünü çevreci bir yaklaşım etkisi altına almıştır. Hükümet daha sürdürülebilir bir tarım için özel sektör ile birlikte organik, ekolojik tarım çalışmalarını destekliyor. Bu kapsamda, organik çiftlikleri düzenli tarımla daha rekabetçi hale getirmek için hükümet, süpermarketler, Hollanda Tarım ve Bahçe Bitkileri Konfederasyonu ve diğer aktörlerle organik ürünlerin ortak tanıtımı ve mağazalarda daha geniş bir biçimde yer alması için çalışmalar yürütülüyor. Seracılık sektöründe de enerji ve gaz tüketimini büyük ölçüde azaltmayı hedefliyor. Bu kapsamda, 2020’den itibaren tüm yeni seraların sıfır karbon monoksit üretmesi amaçlanıyor. Güneş enerjisinin kullanımı, ışık tasarrufu sağlayan önlemler(doğal ışık ve daha verimli lamba kullanımı), enerji tasarruflu büyüme stratejileri, jeotermal uygulamalar, biyoyakıt kullanımı gibi enstrümanlar üzerinde duruluyor. 2030’a kadar tüm fosil hammaddelerinden(petrol, kömür, doğalgaz) yüzde 30’unun yeşil malzemelerle değiştirilmesi hedefleniyor.’’