Nilüfer Kent Konseyi bileşenlerinden biri olan Emekliler Meclisi “Afet Zararlarını Azaltma Yöntemleri” hakkında seminer düzenledi.
Seminere konuşmacı olarak Kızılay Bursa Şubesi’nin efsane hemşiresi Sevim Tanrıkulu katıldı… Emekliler Meclisi çok yerinde bir farkındalık toplantısı gerçekleştirmiş…
Emekliler Meclis Başkanı Yeşim Erkmenuğur diyor ki:
“Deprem gerçeği Kahramanmaraş merkezli olan ve 11 ilimizi etkileyen o karanlık gece ile tekrar ortaya çıkmıştır. Bursa’da fay hatları üzerinde kurulu bir ilimizdir. Bu seminerimizle öncelikle sizleri bilgilendirmek sonrasında da alınacak önlemler hususunda görüşlerinizi almak istedik. Bilgilendirme seminerlerimiz önümüzdeki günlerde yeni konuklarımızla devam edecek…”
Sevim Tanrıkulu enkaz kaldırma ile enkaz altından canlı kurtarma faaliyetinin birbirinden farklı olduğuna ve her iki faaliyetin gerektirdiği uzmanlık ve donanımın farklı olduğuna dikkat çekerek afet sonrası kurtarma çalışmalarında bu iki faaliyetin birbirine karıştırılmaması gerektiğini söyledi…
Tanrıkulu tüm vatandaşların basit korunma eğitimlerini alması ve AFAD üzerinden kurtarma çalışması hakkındaki kurslara katılarak tatbikat eğitimlerini tamamlaması gerektiğine dikkat çekti…
Ardından da katılımcılara deprem sırasında nasıl hareket etmeleri gerektiğini uygulamalı olarak anlattı.
Sevim Tanrıkulu, ilkyardım ve afet konularında Bursa’daki en birikimli insanlardan biridir. Kendisini uzun yıllardır tanırım…
O kadar da eski olmadığından Bursalılar hatırlayacaktır. Eskiden Kızılay düğün Salonu ve Kan Merkezi binasını…
İbrahim Dokunmazer’in başkanlığı döneminde Tıp Merkezi’ne dönüştürülmüştü. Bursa’da özel sağlık kurumlarının sayısı sadece ikiydi.
O tarihte Kızılay Bursa Şubesi proje fabrikası gibi çalışıyordu.
Dönemin Kızılay Bursa Şubesi Başkanı İbrahim Dokunmazer proje adamıydı. Şube’yi siyasetten uzak tutardı. Projeyi oluşturur, hedefi koyardı, hayırseverlerin desteği ile hayata geçirirdi…
Tıp Merkezi, Uludağ kampı, Zafer Plaza’daki bina, Kızılay Kan Merkezi binası, Muradiye Kız Öğrenci Yurdu, hepsi onun projesiydi. Şimdiki Kızılay Şube Merkezi’nin bulunduğu yerde Kızılay Hastanesi yapmak istiyordu. Bağışçı da hazırdı, ama Genel Merkez izin vermedi, kaldı.
Yine de Şube Merkezi’nin bulunduğu mevcut binanın yapılmasını sağladı. Bademli’de huzurevi yapılması amacıyla bağışlanan arsada modern bir yaşlı konukevi, Kızılay afet depoları, Kan Merkezi birimleri yapılacaktı. Projeleri çizilmiş, çok zor olsa da imar izni de alınmıştı… Zamanı yetmedi. O proje de öylece kaldı. Doğru mu bilmem ama duyduğuma göre, imar izni de düşmüş, yani yer imarsız arsa konumundaymış…
2000’li yıllarda pırıl pırıl, bugünün özel tıp merkezleri düzeyinde bir sağlık kuruluşu oluşturulmuştu. Fiyatları özel hastanelere göre uygundu. Laboratuvarı Bursa’daki en güvenilir olanlardandı. Haa, aynı zamanda alt katında yoksulların her gün gelip yemek yediği aş evi de vardı. İhtiyaç sahiplerine tıbbi cihaz, gözlük, tekerlekli sandalye gibi bağışlar oradan yapılırdı. Zafer Plaza’nın oradaki şube merkezi yapılınca yardım dağıtımları oraya alındı. Orada da ikinci el atölyesi kuruldu. Gönüllüler, onarıyor, yıkıyor, temizliyor ve haftada bir gün oradan ihtiyaç sahiplerine giysi, ayakkabı dağıtımı yapıyordu.
Sevim Tanrıkulu işte o Kızılay Tıp Merkezi’nin koordinatörüydü. Sadece bir çalışan değil, aynı zamanda bir Kızılay gönüllüsüydü. 1999 depreminde sabah gün ışımadan deprem bölgesine giden ekip içerisindeydi. Aylarca orada kalmış, afet sonrası yaşanan sıkıntılara tanıklık etmiş ve ilk yardımın önemini anlamıştı.
Proje oluşturmuş, hibe alınmasını sağlamış ve Kızılhaç’ın ilkyardım eğitimci eğitim sertifikasını alarak Türkiye’deki ilk İlk yardım eğitim merkezini kuruluşuna öncülük etmişti.
Orada çok sayıda öğretmen, muhtar, imam, emniyet mensubu olmak üzere çok sayıda vatandaşa ilk yardım eğitiminin yanı sıra afete hazırlık eğitimleri de verilmişti… Kendisi Bursa’da çok sayıda ilkyardım eğitimcisinin yetiştirilmesine vesile olmuştur. Yine Türkiye genelinde hasta ve yaşlı bakımı eğitimlerini Kızılay bünyesinde başlatan kişidir.
Birikimlerinden yararlanılması gereken bir kişidir. Yardımseverdir. Güvenilir biridir, iyi insandır. Şimdilerde kuruluşuna öncülük ettiği bir dernek aracılıyla başta engelliler ve spastik çocuklar ile anneleri olmak üzere hayır işlemeye ve birikimlerin çeşitli eğitimlerde kursiyerlere aktarmaya devam ediyor. Yolu hep açık olsun.
NOVA OKULLARINDA DEPREMZEDE ÖĞRENCİLERE DAVRANIŞ EĞİTİMİ
Kahramanmaraş’ta meydana gelen depremler 10 ilimizde 18 Şubat tarihi itibariyle 40 bine yakın can kaybına, 100 bine aşkın vatandaşımızın yaralanmasına ve yüz binlerce insanımızın ise evsiz kalmasına yol açtı. Depremzedelerin bir kısmı illerinde kalırken, bir kısım ise Bursa’da dahil olmak üzere depremden etkilenmeyen şehirlere geldi.
Doğusundan batısına, iş insanından işçisine, özel sağlık kuruluşlarından özel eğitim kurumlarına dek müthiş bir dayanışma gösteriyor…
20 Şubat'ta ilkokul, ortaokul ve liselerde eğitim başlayacak. Özel okulların bir kısmı hiçbir ücret talep etmeksizin ve tüm ihtiyaçlarını karşılamak üzere şehre gelen depremzede öğrencileri tam burslu olarak kabul ediyor.
Kapılarını depremzede öğrencilere açan özel eğitim kurumlarından biri de biri de Anadolu ve Fen Lisesi olarak eğitim veren Nova Okulları…
Her türlü detayın düşünülerek tüm hazırlıkların yapıldığı Nova Okullarında depremzede öğrencilerin yaşadıkları büyük travma göz önüne alınarak iletişim ve davranış yöntemlerine yönelik eğitim verildi.
Eğitimler öğretmenler ile okul personeline uzmanlar tarafından “Misafir Öğrencilerimize Yönelik Davranış Biçimlendirme”; öğrencilere yönelik ise “Misafir Öğrencilere yönelik davranış” başlıkları altında iki oturum halinde gerçekleşti. Toplantıda depremzede öğrencilerle kurulacak iletişimin temel yöntemleri, davranış şekilleri uzmanlar tarafından anlatıldı.
BTO ÜYESİ HEKİMLERDEN MUAYENEHANELERİNDE DEPREMZEDELERE ÜCRETSİZ SAĞLIK HİZMETİ
Kahramanmaraş’ta 7.7 ve 7.6 büyüklüğünde iki depremin ardından yaralar sarılmaya başlandı. Bursa Tabip Odası öncülüğünde, deprem bölgesinden Bursa’ya gelen depremzedeler için gönüllü olarak muayenehanelerinde ücretsiz sağlık hizmeti veren hekimlerin bilgileri ektedir. 63 uzman hekim … Her branştan uzman hekim var. 14 kadın doğum uzmanı ile 6 çocuk hastalıkları uzmanı dahil olmak üzere neredeyse her branşta 63 uzman hekim var…
“YÜZ YÜZE EĞİTİM SÜRDÜRÜLSÜN”
Öte yandan aralarında Bursa Tabip Odası’nın da olduğu Tabip Odaları uzaktan tıp eğitiminin sağlık hizmetlerinin geleceğini olumsuz etkileyeceğini savunuyor…
Pandemi döneminde 2 yıl yaşanan uzaktan eğitimin tıp eğitiminde büyük sorunlara yol açtığına değinilen açıklamada depremzede vatandaşların öncelikle kamu misafirhanelerine, öğretmenevlerine, diğer kentlerdeki otel ve tatil köylerine yerleştirilmesini öneren Türk Tabipler Birliği’nin açıklamasında şu ifadelere yer veriliyor:
“Eğitime makul bir süre (iki hafta-bir ay gibi) ara verilmesi, sınavların ertelenmesi uygun olabilir. Ancak eğitime ara verilen dönemde de yurtların boşaltılmaması, depremden etkilenen öğrencilerin barınma, beslenme ve psikososyal destek gereksinimlerinin karşılanması gerekir.
Barınma sorunu bulunan, aileleri ve yakınlarını kaybeden öğrenci ve öğretim üyelerinin uzaktan eğitimi sağlayacak altyapıyı ve ortamı yaratmaları da mümkün görünmemektedir.
Öğrencilerin deprem bölgelerinden ve ortamından bir an önce çıkarak yaşadıkları illerin dışında okudukları üniversitelere dönmeleri, arkadaşlarıyla dayanışmaları onların fiziksel ve ruhsal sağlıkları için de çok önemlidir.
Deprem bölgesindeki üniversitelerin öğrencileri depremden zarar görmemiş üniversitelere misafir öğrenci olarak alınıp bahar dönemi eğitimine buralarda devam edebilirler.
Tüm Türkiye’ye yönelik kararlar almadan depremden etkilenen öğrencilere dönem izni, kayıt dondurma hakkı gibi çözümler üretilebilir.”
Tabip Odaları yüz yüze eğitimden vazgeçilmemesini talep ediyor:
“Tıp eğitimi başta olma üzere sağlık bilimleri eğitiminin uzaktan yapılması onarılmaz hatalara, eksikliklere ve gelecekte nitelikli bir sağlık hizmeti sunumuna da engel olacaktır”
